22. Hukuk Dairesi 2012/14480 E. , 2013/4006 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ikramiye, ücret, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının 01.01.2004 -22.11.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız ve bildirimsiz olarak sona erdirildiğini, fazla çalışma ücretlerinin ödenmediğini belirterek, müvekkilinin ihbar tazminatı ve fazla mesai ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını, 8-10-12 Kasım 2010 tarihlerinde de izinsiz ve mazeretsiz işe gelmediğini, işçiye bildirim yapılmasına rağmen işe gelmemesi sebebiyle iş sözleşmesinin son bulduğunu, işyerinde iki vardiya halinde çalışılması sebebiyle fazla mesai yapılmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davacı ile işveren arasında bir süre ödenmeyen ücretlerin ödenmesi yönünde tartışma ve kavga yaşandığı, bu olayı takiben işçinin işine işverence son verildiği gerekçesiyle ihbar tazminatı hüküm altına alınmıştır. Ayrıca dinlenen tanık anlatımları ve delil durumuna göre fazla mesai ücretinin de kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshi uyuşmazlık konusudur. Davacı, sözleşmenin işverence haklı nedene dayanılmaksızın sona erdirildiğini iddia ederken, davalı ise işçinin kendi isteği ile işten ayrıldığını, ardından bir market işletmeye başladığını
savunmuş, devamsızlık tutanaklarına dayanmıştır. Yargılama sırasında dinlenen tutanak imzacıları içeriğini doğrulamış, davacının market işletmek üzere ayrıldığını ifade etmiştir. Davacı tanıklarının beyanları ise duymaya dayalıdır. Ayrıca işçinin ödenmemiş ücret alacağının bulunmadığı anlaşılmıştır. Ancak işçi ve işveren arasında işyerinde bir tartışma olayının yaşandığı da sabittir. Bu durumda iş sözleşmesinin işçi tarafından feshedilmesi nedeniyle, haklı nedenle de olsa sözleşmeyi fesheden taraf ihbar tazminatına hak kazanamayacağından, ihbar tazminatı isteğinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ara dinlenmenin süresi ve fazla çalışma hesabının doğru yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
İşçinin günlük iş süresi içinde kesintisiz olarak hiç ara vermeden çalışması beklenemez. Gün içinde işçinin yemek, çay, sigara gibi ihtiyaçlar sebebiyle ya da dinlenmek için belli bir zamana ihtiyacı vardır.
Ara dinlenme 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesinde düzenlenmiştir.
Anılan hükümde ara dinlenme süresi, günlük çalışma süresine göre kademeli bir şekilde belirlenmiştir. Buna göre dört saat veya daha kısa süreli günlük çalışmalarda ara dinlenmesi en az onbeş dakika, dört saatten fazla ve yedibuçuk saatten az çalışmalar için en az yarım saat ve günlük yedibuçuk saati aşan çalışmalar bakımından ise en az bir saat ara dinlenmesi verilmelidir.
4857 sayılı Kanun"un 63. maddesi hükmüne göre, günlük çalışma süresi onbir saati aşamayacağından, 68. maddenin belirlediği yedi buçuk saati aşan çalışmalar yönünden en az bir saatlik ara dinlenmesi süresinin, günlük en çok onbir saate kadar olan çalışmalarla ilgili olduğu kabul edilmelidir.
Başka bir anlatımla günde onbir saate kadar olan çalışmalar için ara dinlenmesi en az bir saat, onbir saat ve daha fazla çalışmalarda ise en az bir buçuk saat olarak verilmelidir.
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının onbeş günlük vardiyalar halinde oniki saat çalıştığı kabul edilerek, günlük bir saat ara dinlenmesinin düşümü ile alacak hesaplaması gerçekleştirilmiştir. Yukarıda açıklandığı şekilde, ara dinlenmesi çalışma süresine göre günlük bir buçuk saat dikkate alınarak yeniden hesaplama yapılmak üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.2.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.