Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/13379
Karar No: 2013/3997

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/13379 Esas 2013/3997 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi, işverenine ait işyerinde operatör olarak çalıştığını ve haftanın yedi günü 07:30-18:00 saatleri arasında çalıştığını belirtmiş, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve fazla mesai ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı işveren ise işyerinde beş gün çalışıldığını, cumartesi pazar çalışması olmadığını ve yapılan tüm çalışmaların kayıtlarda göründüğünü ve imzalı olduğunu savunmuştur. Mahkeme talepleri delil durumuna ve tanık beyanlarına göre kısmen kabul etmiştir. Ancak davalı taraf temyiz etmiştir. Yargıtay kararında ise işçinin fazla çalışma ücreti talebinin mahkemece kabul edilmesinin hatalı olduğu belirtilmiştir. Mahkemece yargılama sırasında davacı tanıklarının anlatımına göre çalışma düzeni belirlenmiştir. Ancak davacının çalıştığı döneme ilişkin puantaj vb. işyeri kayıtları sunulmamıştır. Bu nedenle fazla çalışma ücreti talebinin reddi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise belirtilmemiştir.
22. Hukuk Dairesi         2012/13379 E.  ,  2013/3997 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, resmi bayram tatili ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının, davalıya ait işyerinde operatör olarak çalıştığını, işyerinde haftanın yedi günü 07:30-18:00 saatleri arasında çalıştığını, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını belirterek fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, işyerinde beş gün çalışıldığını, cumartesi pazar çalışması olmadığını, yapılan tüm çalışmaların kayıtlarda göründüğünü ve imzalı olduğunu, işçinin hak kazandığı yıllık izinlerinin kullandırıldığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, delil durumuna ve yargılama sırasında dinlenen tanık beyanlarına göre talepler hüküm altına alınmıştır.
    Temyiz:
    Kararı davalı temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, işveren tarafından sunulan yıllık izin kullanım belgelerine göre altmışbeş gün izin kullandığı belirlenerek bakiye süre için yıllık izin ücreti hesaplaması yapılmıştır. Davalı vekili, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde yıllık izin belgelerini yeniden sunarak kullanılan günlerin hatalı hesaplandığını, gerçekte seksendört günlük izin kullanımı bulunduğunu beyan etmiştir. Mahkemece davalı tarafın bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi değerlendirilmeden alacak hakkında hüküm kurulmuş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

    3-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Sözkonusu alacakların ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de iddia edilen dönemlerde çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille sözkonusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda da ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır. Bu alacakların yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Somut olayda, davacının çalıştığı döneme ilişkin puantaj, vb. işyeri kayıtları sunulmamıştır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, yargılama sırasında dinlenen davacı tanıklarının anlatımına göre dava konusu alacak hesaplanmıştır. Tanık anlatımlarına göre, işyerinde haftada beş gün 07.30-18.00 arası çalışıldığı anlaşılmaktadır, buna göre haftalık kanuni kırkbeş saatlik çalışma süresi aşılmamaktadır. Yaz aylarında zaman zaman cumartesi günleri yapılan fazla çalışmaların ücreti de yine tanık beyanlarına göre ödenmektedir. Bu yönde imzalı bordrolarda tahakkuk bulunmaktadır. Benzer durumdaki işçinin fazla mesai ücreti talebinin reddini de içeren mahkeme kararı, Dairemizin 2012/6116 esas sayılı ilamı ile onanmıştır. Fazla çalışma ücreti isteğinin belirtilen gerekçe ile reddi gerekirken, yazılı şekilde kabul edilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi