Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/14312 Esas 2013/3939 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14312
Karar No: 2013/3939

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/14312 Esas 2013/3939 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı yıllık izin ücreti alacağının ödetilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Dosya incelendiğinde, davacının mevsimlik işçi statüsünde çalıştığı savunulmuştur. Ancak, davacının yılda onbir ayın üstünde çalıştığı sürelerde dinlenme hakkı gerekmektedir. Bu nedenle, davacının onbir ay ve üzerinde çalışmasının bulunduğu yıllarda yıllık izin hakkının doğduğu, onbir ayın altında çalışmaların geçtiği yıllarda ise yıllık izin hakkının bulunmadığı gerekçesi ile hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 53/3 maddesi uyarınca, mevsimlik işlerde yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümler uygulanmaz.
22. Hukuk Dairesi         2012/14312 E.  ,  2013/3939 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    AVUKAT ...
    AVUKAT ...

    DAVA : Davacı, yıllık izin ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Dava, davacının davalıya ait işyerinde iş sözleşmesiyle çalıştığı sürelerde kullandırılmayan yıllık izin karşılığı ücretler alacaklarının tahsili istemine ilişkindir.
    Davalı işveren, istemin zamanaşımına uğradığını ve davacının mevsimlik işçi statüsünde çalıştığım bu nedenle yıllık izin hakkının doğmayacağını savunmuştur.
    Mahkemece işin süreklilik arzetmesi, her yıl belirli sürelerde ara verilmediğinden kayıtlarda mevsimlik işçi olarak yazılı olsa da davacı işçinin çalışmasının mevsimlik nitelikte olmadığı bu sebeple yıllık izin haklarının her yıl verilmesi gerektiği yönünde hesap yapan bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektiriei sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2-Uyuşmazlık davalı işyerinde yapılan işin mevsimlik iş olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Çalışmanın sadece yılın belirli bir döneminde yoğunlaştığı işyerlerinde yapılan işler mevsimlik iş olarak tanımlanabilir. Söz konusu dönemler işin niteliğine göre uzun veya kısa olabilir. Her zaman aynı miktarda işçi çalıştırmaya elverişli olmayan ve işyerinde yürütülen faaliyetin niteliğine göre işçilerin her yıl belirli sürelerde yoğun olarak çalıştıkları ve fakat yılın diğer döneminde işçilerin iş sözleşmelerinin ertesi yılın faaliyet dönemi başına kadar ara vermeyi gerektiren işler mevsimlik iş olarak değerlendirilebilir.
    4857 sayılı İş Kanunu"nun 53/3 maddesi uyarınca, mevsimlik işlerde yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümler uygulanmaz. Bir başka anlatımla, mevsimlik işçi, 4857 sayılı Kanun"un yıllık ücretli izin hükümlerine dayanarak, yıllık ücretli izin kullanma veya buna dayanarak ücret alacağı isteminde bulunamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, 53/3. maddede ki kural, nispi emredici kural olup, işçi lehine bireysel iş sözleşmesi ya da toplu iş sözleşmesi ile yıllık ücretli izne ilişkin hükümler düzenlenebilir ve mevsimlik işçiler için yıllık izin hakkı tanınabilir.
    Somut olayda kampanya döneminde işe alınacakları ve mevsimlik olarak istihdam edilecekleri iş bitiminde sözleşmelerinin askıya alınması gerekeceği yönünde yazıların bulunduğu, mevsimlik işçi olarak işe girdiği ve sözleşmelerinin askıya alındığına dair iş yeri yazıların dosyaya ibraz edildiği, hizmet cetveline göre de davacının genelde Eylül-Ağustos dönemlerinde çalışıtğı görülmektedir. Bu tür kampanya dönemi olan işlerde işçilerin çalışmaların belli bir mevsimde yoğunlaşması olağan bir durumdur. Davacının sözü edilen çalışmalarının, ... iş yerinde geçtiği gözetildiğinde, mevsim şartlarına, göre belli dönemlerde daha fazla iş gücüne ihtiyaç doğması da kaçınılmazdır. Dosya içeriğine göre, davacının yıllık çalışmaları genelde yüzdoksanbeş gün ile üçyüzellibeş gün civarında değişmiştir. Davacı işçinin davalı iş yerinde geçen çalışmalarında yılda onbir ayın üstünde çalıştığı süreler bakımından işçinin dinlenme hakkının varlığını gerektirmektedir. 4857 sayılı Kanun"un 53. maddesinde mevsimlik işlerde yıllık izin hakkının doğmayacağı belirtilmiş ise de, yılın ne kadar bölümünde çalışılma halinde mevsimlik iş sayılacağı yönünde bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Öyle ki yılın tamamına yakın bir bölümünde çalışılma halinde Anayasal temeli olan dinlenme hakkının tanınmasının gerekeceği açıktır.
    O halde davacının onbir ay ve üzerinde çalışmasının bulunduğu yıllar bakımından yıllık izin hakkının doğduğu, onbir ayın altında çalışmaların geçtiği yıllar açısından ise yıllık izin hakkının bulunmadığı dikkate alınarak, izin alacaklarının hesaplanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile işin mevsimlik iş olmadığı gerekçesi ile çalışılan tüm yıllar için izin ücreti alacağının hüküm altına alınması bozma sebebidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.