Esas No: 2021/18835
Karar No: 2022/1437
Karar Tarihi: 22.03.2022
Danıştay 2. Daire 2021/18835 Esas 2022/1437 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2021/18835 E. , 2022/1437 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/18835
Karar No : 2022/1437
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. Maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Davacı, … Büyükşehir Belediye Başkanlığında Satınalma Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, Finansman Şube Müdürlüğüne uzman olarak naklen atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle dava açmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:… , K:… sayılı kararıyla; davacı hakkında tesis edilen daire başkanlığından uzmanlığa atama işleminin kanunlarda gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak, takdir yetkisi sınırları içinde tesis edildiği, bu yetkinin hizmet gerekleri dışında bir nedene dayandığına dair somut veri bulunmadığı, ilgilinin öğrenim durumu, kamu hizmeti geçmişi ve kariyeri açısından müktesebine uygun görev unvanı korunduğu ve gözetildiği dikkate alındığında dava konusu işlemde hizmet gereklerine ve hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; davacının görevden alınmasını gerektirecek nitelikte somut bir tespitin bulunmadığı gibi, görevinde başarısız olduğu, yetersiz kaldığı ve herhangi bir olumsuz davranışının bulunduğu hususları da hukuken kabul edilebilir somut tespitlerle ortaya konulmadığından, dava konusu işlemde sebep ve maksat yönlerinden hukuka uygunluk, davayı reddeden Mahkeme kararında ise hukuki isabet görülmediği; nitekim benzer bir uyuşmazlığa ilişkin Danıştay İkinci Dairesinin 27/05/2021 günlü, E:2021/15999, K:2021/1794 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, İstanbul 14. İdare Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, dava konusu işlemin iptaline hükmedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının 22/07/2014 tarihinden itibaren aralıksız olarak daire başkanı olduğunu iddia ettiği, ancak 23/07/2014 tarihinde Satınalma Müdürlüğüne "Memur" kadrrosuna atandığı, hizmet gereği Satınalma Daire Başkanı olarak görevlendirildiği, 17/08/2015 tarihinde Satınalma Müdürlüğü Bilgisayar İşletmeni kadrosuna atandığı, sonrasında 08/10/2015 tarihinde Satınalma Daire Başkanı olarak atandığı, dolayısı ile sırası ile zabıta memuru, memur, bilgisiyar işletmeni kadrolarında bulunan davacının 08/10/2015 tarihinden sonra Daire Başkanı olarak atandığının sabit olduğu, davacının kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilerek eğitimine uygun olarak Finansman Şube Müdürlüğünde uzman kadrosuna atanma işleminin gerçekleştirildiği; personel kurum içi yer değişikliklerinin de kamu hizmetinin etkin ve verimli kullanılabilmesi için insan kaynakları politikası gereği yapıldığı, bu durumun hizmet gereği ve meri mevzuat çerçevesinde, ayrıca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin idareye vermiş olduğu takdir yetkisi çerçevesinde gerçekleştirildiği, dava konusu işlemin hukuka ve mevzuata uygun olduğu ileri sürülerek, Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİM : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Davacı, … Büyükşehir Belediye Başkanlığında Satınalma Daire Başkanı olarak görev yapmakta iken, Finansman Şube Müdürlüğüne uzman olarak atanmasına ilişkin … günlü, … sayılı işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT :
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 76. maddesinin 1. fıkrasında; "Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68. maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
657 sayılı Kanun'un 76. maddesi ile davalı idareye, personelini atama konusunda takdir yetkisi tanındığı açık olup; bu yetkinin ancak, kamu yararı ve hizmet gerekleri göz ardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle iptalini gerektireceği yargı içtihatlarıyla kabul edilmiş bulunmaktadır.
Dava dosyasının incelenmesinden; davacının hizmet cetveline göre, 1979 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde imam-hatip olarak ilk görevine atandığı, 1980 yılında istifa ettiği, 1992 yılında Kağıthane Belediyesine açıktan tekrar atanarak zabıta memuru olarak göreve başladığı, 1994 yılında istifa ettiği, 23/07/2014 tarihinde açıktan atanarak davalı idare bünyesinde memur olarak göreve başladığı, 17/08/2015 tarihinde unvanının bilgisayar işletmeni olarak değiştiği, 08/10/2015 tarihinde Satınalma Dairesi Başkanlığına daire başkan olarak atandığı, 16/09/2019 tarihinde de dava konusu işlem ile uzman olarak atandığı anlaşılmaktadır.
Davacının geçmiş hizmetleri incelendiğinde; idarenin, davacıyı Daire Başkanlığı kadrosuna 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinde ifadesini bulan takdir yetkisi kapsamında atadığı görülmekte olup, davalı idarenin atama konusunda sahip olduğu bu yetkinin davacıyı görevden alma konusunda da mevcut olduğunun kabulü noktasında tereddüt bulunmamaktadır.
Bu bağlamda, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesinden, idarenin mevzuat uyarınca sahip olduğu takdir yetkisini kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırı kullandığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, dava konusu işlemin, davacının geçmiş hizmetleri ve görevin niteliği gözönünde bulundurularak, hizmetin daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak amacıyla kamu yararı ile hizmet gereklerine uygun olarak tesis edildiği anlaşıldığından, dava konusu işlemde hukuka aykırılık, davanın reddi yolundaki İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile … İdare Mahkemesinin … günlü, E:… K:… sayılı kararının kaldırılması, dava konusu işlemin iptaline ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen temyize konu kararda hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22/03/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.