Esas No: 2018/4232
Karar No: 2022/1916
Karar Tarihi: 22.03.2022
Danıştay 8. Daire 2018/4232 Esas 2022/1916 Karar Sayılı İlamı
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2018/4232 E. , 2022/1916 K."İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/4232
Karar No : 2022/1916
TEMYİZ EDENLER : 1- (Davacı) … Madencilik İnşaat Makina Perlit Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
2- (Davalı) … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin İzmir İli, Bergama İlçesi, … Köyü'nde bulunan … parsel sayılı taşınmazda İR:… nolu ruhsata istinaden, 14.040,86 m² orman iznine ait yeni yönetmeliğe göre 2014 yılı için hesaplanan 50.317,78 TL + gecikme zammı + KDV ile birlikte 30/07/2015 izin tarihi ile izin iptal tarihi olan 02/11/2015 tarihleri arasında 2015 BAK oranında (%10.11) artırılarak hesaplanan 2015 yılı için 19.196,16 TL + 2.508,36 TL gecikme zammı ile KDV'nin 10/05/2016 tarihine kadar arazi izin bedellerinin yatırılmasının istenilmesine ilişkin İzmir … Bölge Müdürlüğü, … Orman İşletme Müdürlüğü'nün … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; dava konusu işlemin, 2014 yılı için hesaplanan 50.317,78 TL + gecikme zammı ve KDV'nin ödenmesinin istenilmesine ilişkin kısmı yönünden; davalı idarece 2014 yılına ilişkin arazi izin bedelinin yatırılmasının istenilmesine ilişkin olarak tesis edilen … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, ...İdare Mahkemesinin … günlü ve E:… K:… sayılı kararı ile 50.317,78 TL arazi izin bedelinin yatırılmasının istenilmesine ilişkin dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata aykırılık bulunmadığı, öte yandan, davalı idarece davacıya gönderilmiş herhangi bir ihbar ya da ihtar bulunmadığına göre temerrüdün gerçekleşmediği, davacıdan gecikme faizi istenilmesine olanak bulunmadığı, dava konusu işlemin davacıdan 7.302,97 TL gecikme bedeli istenilmesine ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle gecikme bedelinin istenilmesine ilişkin kısmının iptal, 50.317,78 TL arazi izin bedeli istenilmesine ilişkin kısmının reddedildiği, aynı istem hakkında daha önce İzmir 3.İdare Mahkemesince karar verildiğinden, işlemin bu kısmına ilişkin karar verilmesine yer olmadığı, dava konusu işlemin, 30/07/2015 tarihi ile izin iptal tarihi olan 02/11/2015 tarihleri arasında 2015 BAK oranında (%10.11) artırılarak hesaplanan 2015 yılı için 19.196,16 TL + 3.906,81TL KDV olmak üzere arazi izin bedellerinin yatırılmasına ilişkin kısmı yönünden; İzmir İli, … İlçesi'nde İR:… nolu ruhsat ile faaliyet gösteren davacı şirket adına, … tarih ve … sayılı olur ile maden alt yapı tesisi için ormanlık alanda verilen iznin 22/09/2014 tarihi itibariyle bittiği, davacı şirketin izin bitiminde ilgili kanun hükümlerine göre yenilenmiş ruhsatı alamaması nedeniyle Orman Kanunu'nun 16'ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 10/2.maddesi uyarınca süre verilmesini talep ettiği, anılan yönetmelik hükmü uyarınca süre verilebilmesi için bir yıllık arazi izin bedelinin ödenmesi gerektiği, arazi izin bedelinin nasıl hesaplanacağının Yönetmeliğin 20/b maddesinde düzenlendiği, davacı şirketin ise araziyi bir yıl boyunca kullanmaya devam ettiği halde, yönetmelik hükümlerine göre ödemesi gereken bedelden eksik arazi izin bedeli ödediği, izin süresinin bittiği 22/09/2014 tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmelik hükümleri uyarınca hesaplanan, 30/07/2015 tarihi ile izin iptal tarihi olan 02/11/2015 tarihleri arasında 2015 BAK oranında (%10.11) artırılarak 2015 yılı için 19.196,16 TL ana para + 3.906,81 TL KDV olmak üzere hesaplanan arazi izin bedellerinin istenilmesine ilişkin tesis edilen dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, dava konusu işlemin davacıdan 2.508,36 TL gecikme zammı istenilmesine ilişkin kısmına gelince; faiz, hak edilen alacağın zamanında alınamaması nedeniyle söz konusu paradan mahrum kalınan süreye ve belli bir orana bağlı olarak hesaplanan bir karşılık olduğu, Borçlar Kanunu hükümlerine göre, muaccel bir alacağa faiz yürütülebilmesi için alacak miktarı belirtilerek istenilmek suretiyle borçlunun temerrüde düşürülmesinin zorunlu olduğu, faiz; asıl alacağa bağlı fer'i nitelikte bir alacak olduğundan, davacının söz konusu alacağa bağlı olarak ödeyeceği faizin başlangıç tarihinin bu hususta temerrüde düşürüldüğü tarih olduğunda kuşku bulunmadığı,dava konusu olayda; davacının davalı idareyle arasında imzalanan taahhütname kapsamında düzenli olarak arazi izin bedellerini ödediği, bununla birlikte, Orman Kanunu'nun 16'ncı Maddesinin Uygulama Yönetmeliği'nin 10/2 ve 20/b maddeleri uyarınca hesaplanan arazi izin bedeli ile ilgili bildirim yapılmadığı, davalı idare tarafından davacıya gönderilmiş herhangi bir ihbar ya da ihtar bulunmadığına göre temerrüdün gerçekleşmediği, davacıdan gecikme faizi istenilmesine olanak bulunmadığı, dava konusu işlemin davacıdan 2.508,36 TL gecikme zammı istenilmesine ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın bu kısmını iptal, 2015 yılı için 19.196,16 TL ana para + 3.906,81 TL KDV kısmını reddeden, 2014 yılı için hesaplanan 50.317,78 TL + gecikme zammı ve KDV'nin ödenmesinin istenilmesine ilişkin kısmı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı ve davalı tarafından karşılıklı ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, arazi tahsis bedellerinin her yıl tam ve eksiksiz olarak ödendeği ileri sürülerek davanın reddedilen kısımlarının iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davalı idare vekili tarafından, ihtara ve ihbara gerek olmadığı gerekçesiyle aleyhe olan kısımlarının iptaline karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından davalı idarenin temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmakta olup davalı idarece savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle,
1. Temyiz isteminin reddine,
2. … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından iadesine,
4. Kesin olarak, 22/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.