Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12582
Karar No: 2022/4797
Karar Tarihi: 31.03.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/12582 Esas 2022/4797 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işyerinden bildirilmeyen hizmet sürelerinin tespitini ve gerçek ücretinin belirlenmesiyle SGK kayıtlarının düzeltilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesi, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf başvurularının esastan reddine karar vermiştir. Ancak davalı tarafın temyiz itirazları kabul edilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılmış ve İlk Derece Mahkemesi hükmünün bozulması kararı verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/1-c ve 298. maddeleri gereği, mahkeme kararı gerekçeli ve açık olarak yazılmalı ve hüküm sonucu taraflara yüklenen borç ve tanınan haklar açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmelidir. Bu nedenle, bilirkişi raporuna atıf yapılması ve raporun kararın eki sayılması usul ve yasaya aykırıdır. Kanun maddeleri gereği İlk Derece Mahkemesi hükmü bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 1982 Anayasası 142/3
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu 297/1-c
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu 297/2
10. Hukuk Dairesi         2021/12582 E.  ,  2022/4797 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    İlk Derece
    Mahkemesi :... 16. İş Mahkemesi

    Dava, hizmet ve prime esas kazancın tespiti istemlerine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı davalı şirket ve davalı Kurum vekilleri tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı şirket ve davalı Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı vekili, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla davacının davalı işyerinden 20.03.2005-01.07.2005 tarihleri arasında hiç bildirimi yapılmayan hizmet sürelerinin tespitine, 20.03.2005-19.07.2017 tarihleri arasında gerçek ücretinin tespitine, SGK kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı ... Elektronik Sanayi Ticaret Pazarlama ve İnşaat Limited Şirketi ve davalı Kurum vekilleri, davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    III-MAHKEME KARARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile
    1-a)Davacının davalı şirkete ait ... sicil sayılı işyerinde 20/03/2005-01/07/2005 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak 2005/3. ayında 269,74 TL, 2005/4. ayında 559,51 TL , 2005/5. Ayında 762,33 TL ve 2005/6. ayında 909,21 TL brüt ücret ile çalıştığının tespitine,
    b)Davacının davalıya ait ... sicil sayılı işyerinde 01/07/2005-25/07/2017 tarihleri arasında prime esas gerçek kazancının her bir ay için bilirkişi ...'in 20/06/2019 tarihli rapor ekindeki 8 sayfa halinde "fark SPEK" sütunünda belirtilen miktarlar kadar eksik bildirildiğinin tespitine,
    Bilirkişi ...'in 20/06/2019 tarihli rapor ve ekindeki 8 sayfadan ibaret çizelgelerin kararın eki sayılmasına,
    c)Fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiştir.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Davalı şirket ve davalı Kurum vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine, karar verilmiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Davalı şirket vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile ücrete dahil edilemeyecek bir kısım ödemelerin davacı ücretine dahil edildiği, davalı şirketçe davalıya masraf adı altında yapılan ödemelerin tanık anlatımları ile de ortaya konulduğu, davacının çalışmaya başladığı günden itibaren kendisine ödenen ücret üzerinden Kuruma hizmet bildirimlerinin eksiksiz olarak yapıldığı, bilirkişi raporları arasındaki mevcut çelişkinin giderilmediği özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    Davalı Kurum vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi ile Kurumun yapmış olduğu bütün işlemler kanun hükümleri dayanak alınarak yapıldığından Kurumun yapmış olduğu işlemlerde herhangi bir hukuka aykırılık ve yanlışlığın bulunmadığı özet olarak belirtilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak eksik inceleme ve araştırma neticesi kurulan İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi talep olunmuştur.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    1982 Anayasası 142/3 maddesinde “Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.” şeklinde düzenleme mevcuttur.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297/1-c. maddesinde, bir mahkeme hükmünün kapsamının ne şekilde olması gerektiği açıklanmıştır.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “Hükmün Kapsamı” başlıklı 297. maddesinde:
    “(1) Hüküm "Türk Milleti Adına" verilir ve bu ibareden sonra aşağıdaki hususları kapsar:
    a)Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini.
    b)Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini.
    c)Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri.
    ç)Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini.
    d)Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını.
    e)Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi.
    (2)Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
    Yine 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 298. maddesinde de hüküm kısmında iki tarafa yükletilen hak ve borçların tereddüde yer vermeyecek şekilde belirtilmesi zorunluluğu tekrarlanmıştır. HMK’nın “Hükmün yazılması” başlıklı 298. maddesi;
    “(1) Hüküm, hükmü veren hâkim, toplu mahkemelerde başkan veya hükme katılmış olan hâkimlerden başkanın seçeceği bir üye tarafından yazılır.
    (2) Gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz.
    (3) Hükümde gerekçesi ile birlikte karşı oya da yer verilir.
    (4) Hüküm, hükmü veren hâkim veya hâkimler ile zabıt kâtibi tarafından imzalanır.”
    Mahkeme kararı kanunda açıkça belirtilmiş unsurları ihtiva etmeli ve belli bir şekle uygun olarak yazılmalıdır. Kararda bulunması gereken hususlar HMK 297. maddede ayrıntılı olarak tek tek sayılarak gösterilmiştir. Bunun sebebi, kararın açık ve gerekçeli olması, infazı kabil olması ve hukuki dinlenilme hakkının yerine getirilmesidir. 298. maddeye göre de gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacaktır.
    Kararda yazılması gereken en önemli unsurlardan birisi de hüküm sonucudur. Zira hüküm sonucu, davacının somut talepleri hakkında infaz edilebilecek ve kesin hükme konu olabilecek şekilde kaleme alınmalıdır. Madde 297/2 “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”.
    Yukarıda yapılan açıklamalar gereğince hükümde taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde, infaza elverişli olarak gösterilmesi zorunludur. Eldeki dava dosyasında, Mahkemece verilen kararın gerekçesinde bilirkişi raporuna itibar edildiği belirtilmiş olmakla, hüküm kısmında da aynı rapora atıf yapılması ve bilirkişi raporunun kararın eki sayılması yukarıda anılan Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden usul ve yasaya aykırı kararın bozulması gerekmektedir.
    O hâlde, davalı taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle, sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,31/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi