Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/8420 Esas 2016/355 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8420
Karar No: 2016/355
Karar Tarihi: 19.01.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/8420 Esas 2016/355 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nde görülen bir dava sonucunda, bonolarda bulunan imzaların davacı şirket yetkililerine ait olmadığı bilirkişi raporları ile tespit edilmiş ve davalı bankanın icra takibi başlattığı senetlerden dolayı davacının borçlu olmadığına karar verilmiştir. Davacının tazminat ve para cezasına yönelik istemleri reddedilmiş ve sadece menfi tespit davası kabul edilmiştir. Kanun maddeleri açısından inceleyecek olursak, bonolarda imza sahteciliği yapılması suçu nedeniyle Türk Ceza Kanunu'nun 157. maddesi uyarınca davacının herhangi bir cezai sorumluluğu bulunmamaktadır. Ayrıca, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 271. maddesi gereğince, tespit ve ihraç davalarında reddedilen istekler nedeniyle taraflardan birinin ödeme yükümlülüğü olmadığından davalı bankanın davacıdan tahliye veya temerrüt faizi talep etme hakkı bulunmamaktadır.
19. Hukuk Dairesi         2015/8420 E.  ,  2016/355 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/03/2015
NUMARASI : 2012/158-2015/98
DAVACI : G.. L.. vek.Av. M.. D..
DAVALI : T.. T.. vek.Av. T.. Ö..

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine takip başlattığını, takip dayanağı 15/02/2012 ödeme tarihli 9.750,00 TL bedelli ve 05.02.2012 ödeme tarihli 9.500,00 TL bedelli bonolar altındaki imzaların müvekkili şirket yetkililerine ait olmadığını ileri sürerek bonolarla ilgili olarak müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, imza itirazı nedeniyle alacağın %20"si oranında tazminata, alacağın %10"u oranında para cezasına, borca itiraz nedeniyle alacağın %40"ı oranında kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili banka ile dava dışı A..A...Ltd. Şti. arasında imzalanan kredi sözleşmesine istinaden dava dışı şirkete kredi kullandırıldığını, şirketin borcuna karşılık dava konusu bonoları müvekkiline verdiğini, bonolara dayalı olarak davacı aleyhine takip başlattıklarını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, bonolar altındaki imzaların davacı şirket yetkililerine ait olmadığının bilirkişi raporları ile tespit edildiği gerekçesiyle davanın kabulü ile davacının Ankara 8. İcra Müdürlüğü"nün 2012/2246 esas sayılı dosyasına konu 15/02/2012 vade tarihli 9.750,00 TL bedelli ve 05/02/2012 vade tarihli 9.500,00 TL bedelli senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, davalının icra takibine konu senetlerdeki imzanın davacı şirket yetkililerine ait olup olmadığını bilebilecek durumda olmaması ve davalının kötü niyetinin ispat edilememesi nedeniyle davacının kötü niyet tazminatına yönelik isteminin reddine, menfi tespit davasında kötü niyet tazminatı haricinde herhangi bir tazminat veya para cezası talep edilemeyeceğinden davacının tazminata ve para cezasına yönelik isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.