Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17346
Karar No: 2017/6568

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/17346 Esas 2017/6568 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2016/17346 E.  ,  2017/6568 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Mahkemece, davalı kadının, evde bulunan altın ve parayı alarak ..."e gitmesinin davacı erkeğin güvenini sarstığı gerekçesiyle tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
    Karar davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, Dairemizin 2015/6893 esas ve 2015/21078 karar, 11.11.2015 tarihli ilamı ile "Davalı kadın, eşinin kendisini ..."daki sığınma evinde kolayca bulabileceği düşüncesiyle ..."deki sığınma evine gitmek için evden ayrıldığını savunmuş, bu savunmanın aksi de dosyadaki diğer delillerle ispatlanamamıştır. Oysa dinlenen davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi "usul ve kanuna aykırı bulunarak hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak "her ne kadar bozma ilamına uyulmuş olsa ve her davanın açıldığı tarihte ki şartlara göre değerlendirilmesi gerekse de Yargıtay içtihatları uyarınca eşlerin sadakat yükümlülükleri evlilik birliğinin yasal olarak sona ermesine kadar devam etmesi gerektiğinden davalının bu eyleminin eşe karşı sadakat yükümlülüğünün ihlali niteliğinde bulunduğundan davalı ağır kusuru sebebiyle davacı tarafından açılan boşanma davasının kabulüne" karar verilerek tekrar boşanmaya karar verilmiştir.
    İlk derece mahkemeleri, temyiz denetimi sonucu Yargıtay tarafından verilen bozma ilamına uyma kararı verdikleri takdirde, bozma ilamının gereğini yerine getirmekle yükümlüdür (HMK m.429).
    Hal böyle iken, mahkemenin, uyma kararı verildikten sonra davanın reddine karar vermesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Her ne kadar taraflarca, boşanma hükmü temyiz edilmemiş ise de; Yargıtay tarafların ileri sürdükleri temyiz sebepleriyle bağlı olmayıp, kanunun açık hükmüne aykırı gördüğü diğer hususları da re"sen inceleyebileceğinden (6100 sayılı HMK m.369/1,1086 sayılı HUMK m.435/1) hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi. 31.05.2017(Çrş.)
    (Muhalif)


    KARŞI OY YAZISI

    Yerel mahkeme ilk kararında davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına karar vermiş, karar davalı kadın tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyerek hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozma kararına uyulmakla, davalı kadın lehine usuli kazanılmış hak oluşmuştur.
    Mahkemece, uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Ancak, davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde "Tarafların artık bir araya gelme imkanı kalmadığından biz de tarafların boşanmalarını kabul ediyoruz,...boşanma kısmını temyiz etmiyoruz" şeklinde açıklamalara yer vererek, hükmü boşanma yönünden temyiz etmediğini açıkça belirtmiştir. Davacı erkeğin de hükmün boşanmaya ilişkin bölümüne yönelik bir temyizi bulunmamaktadır.Hüküm, boşanma kararı yönünden kesinleşmiştir.
    Kanunda açıkça belirtilmedikçe, hiç kimse kendi lehine olan davayı açmaya veya hakkını talep etmeye zorlanamaz[HMK m.24-(2)]. Eldeki davada davalı kadın, boşanma hükmünü temyiz etmediğini açıkça belirtmekle, bu konuda lehine oluşan usuli kazanılmış hakkından da feragat etmiş/hakkını talep etmemiş durumdadır.
    Tarafların ileri sürdükleri temyiz sebepleriyle bağlı kalınmadan, kanunun açık hükmüne aykırı görülen diğer hususların da incelenmesi için, öncelikle o hükmün taraflarca temyiz edilmesi zorunludur. Şayet bir hüküm farklı sebeplerle temyiz edilir ve temyiz incelenmesi sırasında, temyiz sebebi olarak ileri sürülmediği halde, kanunun açık hükmüne aykırı başka sebepler görülürse, o hüküm ancak o zaman incelenebilir ve bozulabilir. Temyiz edilmeyen hüküm incelenip bozulamaz.
    Yukarıda açıklanan sebeplerle, hükmün yazılı şekilde bozulmasına ilişkin sayın çoğunluğun görüşüne, katılmıyorum.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi