8. Ceza Dairesi 2017/26463 E. , 2020/1113 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık, kasten yaralama, hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet, ceza verilmekten vazgeçilmesi
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1) Sanık ... müdafinin 16.06.2015 tarihli temyiz dilekçesiyle sanık ... hakkında kasten yaralama, hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik katılan sıfatıyla yaptığı temyiz isteminin incelenmesinde,
Sanık müdafinin hükmü yalnızca sanık sıfatıyla ve mahkumiyet hükümleri ile sınırlı biçimde temyiz ettiğine ilişkin 14.05.2015 tarihli süre tutum dilekçesi içeriği dikkate alınarak gerekçeli temyiz dilekçesinde temyizin kapsamını genişletemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
Sanık ... müdafinin, ... hakkında kurulan ve usulüne uygun olarak yüzüne karşı 14.05.2015 tarihinde tefhim edilen hükümleri katılan sıfatıyla 16.06.2015 tarihli dilekçe ile 1412 sayılı CMUK.nın 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık yasal süreden sonra temyiz etmiş olduğu anlaşılmakla, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek aynı Kanunun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında ise kasten yaralama ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanığın temyiz isteminin incelenmesinde,
Tüm dosya kapsamına göre, sanık ... hakkında ""seninle mi uğraşacağım ulan"" şeklinde hakaret etmesi nedeniyle kamu davası açılmış ise de, ""ulan"" sözünün muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun yasal unsurları oluşmadığı anlaşıldığından, sanık ... hakkında hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmemesi nedeniyle mahkumiyet kararı verilmesi yerine yazılı şekilde ceza verilmekten vazgeçilmesine karar verilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçların oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık sanık ..."nin sübuta, cezaların usul ve yasaya aykırı olduğuna yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık ... müdafi ve katılan ..."nin temyiz istemlerinin incelenmesinde ise,
Lehe hükümlerin uygulanmasını talep eden sanık ... hakkında her ne kadar taksitlendirmeye ilişkin hükümler uygulanmamış ise de;adli para cezasının miktarı ve infaz aşamasında Cumhuriyet Savcısının 5275 sayılı Yasanın 106/6. maddesi gereğince taksitlendirme yetkisi bulunduğundan; sanık ... hakkında kasten yaralama suçu nedeniyle verilen cezadan TCK"nın 29.maddesi gereği belirlenen haksız tahrik indirim oranında ise bir isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki bozma isteyen aksi görüşlere iştirak edilmemiştir.
Sanık müdafi ve katılan ..."nin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;
Sanığın adli sicil kaydında yer alan İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2001/197 esas, 2003/394 karar sayılı ilamıyla verilen hapis cezası yönünden uyarlama yargılaması yapıldığı anlaşılmakla, uyarlama yargılamasının akıbeti araştırılıp sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık ... müdafii ve katılan ..."nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,
3) Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafi ve katılan ..."nin temyiz istemlerinin incelenmesinde ise,
Sanığın katılan ..."ye söylediği iddia olunan ""lan"" kelimesinin muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun yasal unsurları oluşmadığı anlaşıldığından sanığın yüklenen suçtan beraati yerine yazılı biçimde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 28.01.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.