İtiraz yazısı ile dava dosyası incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A) KONUYLA İLGİLİ BİLGİLER:
Sanık ... hakkında, defter ve belgeleri gizlemek suçundan açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, Tarsus 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.02.2010 tarihli 2008/228-2010/127 esas ve karar sayılı kararı ile sanığın 213 sayılı VUK‘nin 359/a-2 ve TCK‘nin 62. maddeleri uyarınca 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ihbar üzerine sanığın denetim süresi içerisinde TCK‘nin 106/1. maddesinde düzenlenen tehdit suçunu işlemiş olduğu anlaşıldığından, mahkemece 09.02.2015 tarihli ve 2014/519 Esas ve 2015/70 Karar sayılı ilam ile açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasına karar verildiği ve hükmün sanık tarafından süresinde temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 21.02.2019 tarihli ve 2018/124 Esas, 2019/1782 Karar sayılı ilamı ile, hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suçun, TCK"nin 106/1-1. cümlesinde düzenlenen tehdit suçu olması, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenerek ihbara konu tehdit suçunun uzlaşma kapsamına alınması nedeniyle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği‘‘ belirtilerek bozulmasına ilişkin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 21.03.2019 tarihli ve KD-2015/178194 sayılı yazısı ile itirazda bulunulması üzerine dosya yeniden okunarak gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca Dairemizin kararına itiraz edilmiştir.
B) İTİRAZ NEDENLERİ:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itiraz yazısında özetle; “… ilam içeriğinin gerekçe kısmının TCK‘nin 106. maddesine yönelik bir başka suça yönelik 6763 sayılı Kanun‘un uygulanmasına yönelik olup, bu dosya içeriği ile ilintili olmadığının anlaşılması karşısında, muhtemelen başka bir dosya içeriği ile sehven karışıklığa sebebiye verildiği gerekçesi ile Yüksek Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 21/02/2019 tarihli, 2018/124 Esas ve 2019/1782 Karar sayılı bozma kararının kaldırılması gerektiğini” belirtilmiştir.
C) İTİRAZIN VE KONUNUN İRDELENMESİ:
Sanık ... hakkında, 213 sayılı VUK‘nin 359/a-2. maddesinde düzenlenen defter ve belgeleri gizlemek suçundan kamu davası açıldığı ve açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanarak mahkumiyet kararı verildiği, bozma ilamında yer alan TCK‘nin 106/1. maddesinde düzenlenen tehdit suçunun ise, ihbara konu hükmün açıklanmasına neden olan kasıtlı suç olup, bu suç 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun‘un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alınmıştır.
Belirtilen nedenlere ve itiraz konusu karardaki gerekçeye göre; Dairemizin kararında bir hukuka aykırılık bulunmadığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazı yerinde görülmemiştir.
İtirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na gönderilmesine karar vermek gerekmektedir.
D) KARAR: Açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın itirazının yerinde görülmediğine,
2-5271 sayılı CMK"nin 308. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, itirazın incelenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu"na GÖNDERİLMESİNE, 04.07.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.