
Esas No: 2022/609
Karar No: 2022/4967
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/609 Esas 2022/4967 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/609 E. , 2022/4967 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2021/2167-2021/1715
İlk Derece
Mahkemesi :İzmir 14. İş Mahkemesi
No :2019/204-2021/311
Dava, sigorta başlangıcının tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, ... Bulvarı No:5 Çankaya/İzmir adresindeki işyerinde 01.06.1995 tarihinde işe girip 21.03.1996 tarihinde işten ayrıldığını, emekli olabileceği için araştırma yaptığında 01.06.1995 tarihli işe girişinin Kurum kayıtlarında görülmediğini anladığını, bu nedenle emekli olma sürecinde mağdur olduğunu, o dönemde işyerinde çalışan personellerden muhasebe sorumlusu ...’nun halen işyerinde çalıştığını ve kendisine dört aylık bordro bilgilerini gönderdiğini, sigortalı olarak hizmet başlangıç tarihinin 01.06.1995 olarak tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
01.11.2019 günlü celsesinde davacı vekilince; davanın sigorta başlangıç tarihinin tespitine ilişkin olduğunu, 01.06.1995 tarihine ilişkin 1 günlük tespit talebinde bulunduklarını, bu nedenle davanın sadece SGK’na yönelik olduğunu beyan etmiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili, davacıya ait ... T.C. kimlik nosu ile yapılan incelemede; ... oğlu 15/8/1963 ... doğumlu davacı ...'ın 29/9/1999 tarihinde mülga 506 sayılı yasa kapsamında 3501199932859 ss numarası ile kaydının yapıldığını; kendisine tahsis edilen sigorta sicil numarasının 1999 yılına ait serilerden olduğunu, yanında çalışma iddiasında bulunulan ... Bulvarı No:3 Çankaya İzmir adresinde kurulu İzmir ... AŞ'ye ait "gazetecilik" işyerinin ... işyeri tescil numarası ile 27/3/1979 tarihinde mülga 506 sayılı yasa kapsamına alındığını ve 30/11/2002 tarihinde işin bitimi gerekçesi ile yasa kapsamından çıkarıldığını, işveren davalıya ait bordrolar ile davacıya ait hizmet cetvelinin tetkikinde; ... sayılı işyeri 1995/2-3 dönem, 1996/1 dönem bordrolarının mevcut olduğunu; sicilsiz olarak ... ismiyle tahakkukun bulunduğunu ancak davacıya ait olup olmadığı konusunda başkaca bilginin bulunmadığını, ... işyeri sicil numaralı işyerinden bildirilen 1995/2-3 1996/1 bordrolarının irdelenerek tahakkuk işlemleri hakkında karar alınmasının talep edildiğini, Konak Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğünce yapılan tetkik ve komisyon kararı gereğince davacıya hitaben gönderilen 3/5/2018 tarih 3707945 ve 12/6/2019 tarih 8515964 sayılı yazılar ile işe giriş bildirgesi, işveren teyit belgesi, ücret bordrolarının temin edilerek üniteye ibraz edilmesi istendiğini, her iki yazıya da davacı yanca cevap verilmediğini, bu kez Konak Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü bünyesinde toplanan Hizmet Kayıtlarının Düzenlenmesine İlişkin Komisyon tarafından alınan 23/10/2019 tarihli karar gereğince ... işyeri sicil numaraları İzmir ... San. Ve Tic. A.Ş. Ünvanlı işyerine ait 1995/2-3 ve 1996 yılı 1. dönemlerde geçen çalışmaların ilgilinin adına tescil edilebilmesi için işe giriş bildirgesi, işveren teyit yazısı ve ücret bordrosu istenilmiş ise de ilgili tarafından iletilmediği; ... adına işe giriş bildirgesinin verilmemiş olduğu, kuruma ibraz edilen bordrolarda sigorta sicil numarasının da derç edilmemiş olduğunun tespiti ile tescil kayıtlarında yapılan sorgulamada Türkiye genelinde 66 adet ... adına kayıt bulunduğu tespit edildiğinden, sözkonusu işyerinde geçen çalışmaların ...'a mal edilmemesi yönüyle karar ihdas edildiğini, bu tür davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiğinden; öncelikle çalışıldığı iddia edilen hizmete ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediğinin yada çalışıldığının Kurumca tespit edilip edilemediği hususlarının araştırılması gerektiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesi tarafından “ -davanın kabulü ile; davacının, ... sicil sayılı işyerinde 01/06/1995 tarihinde hizmet akdine dayalı olarak asgari ücretle (1) gün çalıştığının sigortalılık başlangıç tarihinin 01/06/1995 olduğunun tespitine, ” dair karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İzmir 14. İş Mahkemesi'nin 01.07.2021 tarih, 2019/204 Esas ve 2021/311 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine,
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı Kurum vekili, kararın usul ve yasaya aykırı olduğu iddiası ile bozulmasını istemiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE ESASIN İNCELEMESİ:
01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun geçici 7/1. maddesi hükmünde yer alan düzenleme ile genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı karşısında, davanın yasal dayanağının 506 sayılı Kanun olduğu kabul edilmelidir.
Sigortalılık başlangıcının tespitine ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 01.06.2011 günlü 2011/307 E. - 2011/366 K. sayılı, 21.09.2011 günlüve 2011/527 E. - 2011/552 K. sayılı ilamları gözetildiğinde, 506 sayılı Kanunun 108. maddesi uyarınca, sigortalılık başlangıcı yönünden salt işe giriş bildirgesi verilmiş bulunması yeterli olmayıp, ayrıca Kanunun 2. maddesinde öngörülen şekilde fiili çalışmaların aranması da gereklidir.
Bu nedenledir ki, somut olayda uyuşmazlık fiili çalışma olgusunun yöntemince kanıtlanmış olup olmadığı, mahkemece bu yönde yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yöntemince düzenlenip süresi içinde kuruma verilen işe giriş bildirgesi, kişinin işe alınmış olduğunu gösterirse de, fiili çalışmanın varlığının ortaya koyulması açısından tek başına yeterli kabul edilemez. Sigortalılıktan söz edebilmek için, çalışmanın varlığı, Yargıtay uygulamasında 506 sayılı Kanunun 79/8. maddesine dayalı sigortalılığın tespiti davaları yönünden kabul edilen ilkelere uygun biçimde belirlenmelidir. Zira sigortalılığın başlangıcına yönelik her dava, aynı zamanda sigortalılığın tespiti istemini de içerir. Aksine düşünce, özellikle yaşlılık aylığının kabulü için öngörülen sigortalılık süresi yönünden çalışanlar ile çalışmayanlar arasında, adaletsiz ve haksız bir durum yaratır. Bu nedenle, işe giriş bildirgesinin verildiği, ancak, yasal diğer belgelerin bulunmadığı durumlarda, çalışma olgusunu ortaya koyabilecek inandırıcı ve yeterli kanıtlar aranmalı ve Anayasa’nın 60. maddesinde tanımlanan sosyal güvenlik hakkının niteliği gereği bu tür davalarda, hâkim, doğrudan soruşturmayı genişleterek, sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını resen belirlemelidir.
Bunun için de bu tür davalarda, işyerinde tutulması gerekli dosyalar ile kurumdaki belge ve kanıtlardan yararlanılmalı, ücret bordroları getirtilmeli, müfettiş raporları olup olmadığı araştırılmalı, işyeri çalışanları saptanmalı ve sigortalının hangi işte ne kadar süre ile çalıştığı açıklanmalıdır.
Dosya kapsamında, mahkemece dinlenen davacı tanık beyanları esas alınmak suretiyle karar verildiği anlaşılmakta ise de kararın eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.
Kurum cevabi yazısından; Kurumda ... sicil sayılı dosyada işlem gören İzmir ... San ve Tic AŞ unvanlı işyerine ait 1995/02.dönem bordrosunda; ... isminin, 01.06.1995 tarihinde işe girdiğinin ve 1995/05-06-07-08.aylarda toplam 90 gün çalışma bilgisinin yer aldığı ancak ...’ın sigorta sicil numarası bilgisine yer verilmediği, 1995/03.dönem bordrosunun bulunduğu, bordroda ... isminin ve 1995/09-10-11-12.aylarda toplam 120 gün çalışma bilgisinin yer aldığı ancak ...’ın sigorta sicil numarası bilgisine yer verilmediği, yine ait 1996/01.dönem bordro fotokopisinin bulunduğu, bordroda ... isminin ve 1996/01-02-03-04.aylarda toplam 71 gün çalışma bilgisinin yer aldığı ancak ...’ın sigorta sicil numarası bilgisine yer verilmediği, Kurumca da bu dönem bordrolarında sadece davacının ad soyad bilgisi bulunduğu ve tescil kayıtlarında yapılan araştırmada 66 adet ... adına kayıt bulunduğu, bu nedenle söz konusu sicilsiz tahakkukun bu tahakkuk üzerinde hak iddia eden ... nolu işyerinde geçen 1995 yılı 2.dönem 90 gün, 3.dönem 120 gün ve 1996 yılı 1.dönem 71 gün çalışmaların 3501199932859 sigorta sicil numaralı ...’a mal edilmesinin mümkün olmadığına karar verildiği, karara itirazın Konak Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 23.10.2019 tarihli Hizmet Kayıtlarını Düzenleme Komisyonu Kararı ile de reddedildiği anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; bildirge tarihinde anılan iş yeri bordrolu çalışanlar, davalı Kurumdan sorulmak suretiyle tespit edilerek, yeteri kadarının bilgi ve görgülerine başvurulmalı, Dönem Bordrolarında ismi geçen davacı ...’ın, dönem bordrolarındaki ... olup olmadığı tespit edilmeli, kurum red yazısında birden fazla ... olduğu bildirilmekle bunlar da tespit edilerek dinlenilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki esaslar gözetilmeksizin, eksik araştırma ve inceleme ile yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak, temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.