Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/18148 Esas 2019/3371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18148
Karar No: 2019/3371
Karar Tarihi: 21.03.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/18148 Esas 2019/3371 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/18148 E.  ,  2019/3371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 20.03.2019 Çarşamba günü davacı ve davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı...i arasında 19/12/2011 tarihinde Genel Kredi ve Rehin Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme gereği rehinli olup davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan ... plakalı aracın kredi borcunun tahsili için yapılan takip esnasında meydana gelen kaza sonucu hasarlandığı ancak davalı ... şirketince primlerin ödenmediğinden bahisle taraflarına herhangi bir ihtar ve bildirimde bulunulmaksızın sigorta poliçesinin hukuka aykırı olarak iptal edildiğini beyan ederek hasar bedeli olan 52.000,00 TL"nin hasar tarihi olan 17.08.2012 tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davacıya yönetmelik gereği davacıya poliçenin takibi için platform adresi ve şifre verildiğini, ancak davacının üzerine düşen görevi yapmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının araç üzerindeki hasar miktarının ispat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile 44.246,85 TL"nin sovtaj dava dışı sigortalı da kalması ve Beykoz İcra dairesinin 2012/5351 esas sayılı takip dosyası yönünden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla 01/12/2013 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davalı vekiline gerekçeli karar 27.08.2016 tarihinde tebliğ edilmiş olup davalı vekili 06.09.2016 tarihli temyiz süre tutum dilekçesi ile sebep belirtmeksizin kararın bozulmasını talep etmiş; gerekçeli kararın tebliği üzerine gerekçeli temyiz dilekçesini ise süre aşarak 28.09.2016 tarihinde ibraz etmiştir. O halde, davalı vekilinin sebep belirtmeksizin vermiş olduğu temyiz süre tutum dilekçesinden hareketle hükmün temyiz incelemesinin kamu düzeniyle ilgili olan hususlarla sınırlı tutulması gerekmiştir. Yerel mahkeme kararında kamu düzenine aykırılık bulunmadığı anlaşılmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve duruşmada vekille temsil olunmayan davacı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 2.993,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 21/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.