10. Hukuk Dairesi 2019/31 E. , 2020/1355 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davacı Kurum vekili ile davalılardan ... tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı Kurum ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I- İSTEM
Davacı, asıl dava ile 01.08.2008 günlü iş kazası sonucu %100 oranında sürekli iş göremez duruma giren sigortalıya bağlanan ilk peşin değerli gelir nedeniyle meydana gelen kurum zararının davalı ..."den tahsilini; birleşen dava ile de, kurum zararının davalı ..."den de tahsilini istediği anlaşılmıştır.
II- CEVAP
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ... ve..."e ait... Köyünde bulunan evler yandığı için Köy muhtarlığınca yardım yapıldığını, müvekkilin evi de ... (...i) isimli müteahhit-taşeron tarafından yapılmaya başlandığını, kazalı sigortalı ..."de ... tarafından işe alındığı ve çalıştırıldığını, müvekkilinin iş kazasının meydana gelmesinde hiç bir kusuru olmadığını, iş kazasının meydana gelmesinden sonra müvekili ve kazalı sigortalı ..."i işe alan ve çalıştıran ... aleyhine Karahallı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/45 Esas sayılı dosyasıyla maddi ve manevi tazminat davası açıldığını ve bu dava mahkemece verilen 19/03/2014 tarih 2012/25 Karar sayılı davanın feragat nedeniyle reddine dair bir kararla neticelendiğini, iş kazası nedeniyle Karahallı C. Başsavcılığının 2010/248 soruşturma nolu dosyasıyla yürütülen hazırlık dosyası 28/07/2010 tarih, 2010/225 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair bir kararla neticelendiğini, sigortalı işçinin işyerinde çalışırken kendi güvenliğini öncelikle düzenmesi ve çalışarken iş güvenliği kurallarına uyması gerekirken, kendi can güvenliğini, öncelikle olarak düşünmesi ve çalışırken dikkat etmesi gerektiğini bildirerek iş kazasının meydana gelmesinde müvekkilinin hiç bir kusurunun bulunmadığını, müvekkil aleyhine açılan davanın reddine, karar verilmesini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın kabulüne,135.003.92 TL "nin onay tarihi olan 17/06/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ... Kurumuna verilmesine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davacı Kurum vekili istinaf yolu ile dilekçesinde, eksik inceleme yapıldığını, sigortalıya % 20 oranında kusur verilmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunun içeriği ile sonuç kısmının çeliştiğini, hesap raporunun itiraz ettikleri kusur raporuna dayandığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekil istinaf yolu ile dilekçesinde, davaya konu kazanın Uşak ili Karahallı ilçesinde meydana geldiğini, Karahallı Mahkemesi"nin kapandığını ve yetkili mahkemenin Sivaslı Mahkemeleri olduğunu, davanın haksız fiil ve kazanın meydana geldiği yerde açılması gerektiği halde Uşak Mahkemesi"nde açıldığını, müvekkilinin ikametgahının Denizli ili Çivril ilçesi olduğunu, yetki itirazının dikkate alınmayıp yetkisizlik kararı verilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin yokluğunda alınan kusur raporunu kabul etmediklerini, dosyadaki mevcut bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, eksik inceleme sonucu karar verildiğini, ıslah edilen miktar yönünden ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken dava değerinin tamamına tahsis onay tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
B-BAM KARARI
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesi;
Uşak 2. İş Mahkemesi"nin 30.05.2017 tarih, 2014/212 Esas ve 2017/48 Karar sayılı kararına yönelik davacı ... vekili ile davalı ... vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince başvurunun esastan reddine, karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı ... vekili, aynı istinaf gerekçeleriyle kararın bozulmasını istemiştir.
V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın yasal dayanağı olay tarihinde yürürlükte bulunan 506 sayılı Kanunu"nun 26. maddesi ile 10. maddesidir.
506 sayılı Kanunun 87. maddesi hükmünde tanımlandığı üzere taşeron; bir işte ya da bir işin bölüm veya eklentilerinde asıl işverenden iş alan ve kendi adına sigortalı çalıştıran 3. kişidir.
Asıl işveren taşeron ilişkisinin varlığı için öncelikle işin başka bir işverenden alınmış olması, bir başka ifade ile asıl işverenin işverenlik sıfatına devredilen iş dolayısıyla sahip olması, asıl işyeri ya da işyerinden sayılan yerlerde kendi adına işçi çalıştırıyor olması gerekir.
İşin belirli bir bölümünde değil de tamamının bir bütün halinde ya da bölümlere ayrılarak başkalarına devredildiği, işten bu yolla tamamen el çekildiği, sigortalı çalıştırılmadığı için işveren sıfatının haiz olunmadığı durumda ise, bunları devralan kişiler alt işveren, devredenlerde asıl işveren olarak nitelendirilemeyecektir.
Aracı sıfatının kazanılmasında diğer koşullar ise, asıl işverenden istenilen işin, asıl iş yada işyeriyle ilgili işin bir bölümünde veya işyeri eklentilerinde alınmış olması ve bu işte işi alanın kendi işçilerinin çalıştırılması ve bu nedenle de işveren sıfatına sahip olunmasıdır.
Dosya kapsamında Mahkemece hükme esas alınan kusur raporunda alt işveren olarak kabul edilen davalı ... %65 kusurlu, asıl işveren olarak kabul edilen inşaat sahibi ... % 15 kusurlu ve kazalı sigortalının % 20 kusurlu olduğunun kabul edildiği; ve fakat davalılar arasındaki ilişki ile kazalı ve davalılar arasındaki ilişkinin irdelenmediği anlaşılmaktadır.
Mahkemece, açıklanan hususlar çerçevesinde öncelikle davalı ... ile davalı ... arasındaki asıl işverenlik - alt işverenlik sıfatları irdelenip, belirlenmeli, yine kazalı ve davalılar arasındaki ilişkinin niteliği irdelenmeli, dosyada yer alan her bir tarafın işveren ya da 3. kişi sıfatıyla kusur durumları irdelenip belirlenmeli ve yapılacak belirlemeye göre eğer gerekiyorsa tüm bu hususları gözetecek şekilde olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden bu çerçevede yeniden uygun bir kusur raporu alınmalı, varılacak sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece yukarıda belirtilen fiili ve hukuki durumlar dikkate alınmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum ve davalılardan ..."in bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."e iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.