17. Hukuk Dairesi 2016/6878 E. , 2019/3366 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili, davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından talep edilmiş, davacılar vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 20.03.2019 Çarşamba günü taraflardan gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkili Eleonore’nin eşi, diğer müvekkilinin babası ... "in yolcu olarak bulunduğu, davalı ...Ş"ye trafik sigortalı ve davalı ...’in işleten/sürücüsü olduğu araç ile diğer davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarpışması sonucu ... "in vefat ettiğini, aynı araçta yolcu olan ... "in yaralandığını belirterek her bir davacı için şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın ve her bir davacı için 29.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile her bir davacı için talebini 12.500,00 TL’ye yükseltmiş, 19.03.2013 tarihli açıklama dilekçesi ile maddi talepleri kalem kalem açıklamıştır.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın ıslahla artırılan miktar da gözetilerek kısmen kabulü ile 12.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ölü ..."e verilmesine, fazlaya dair talep ile Wolfgang"ın maddi tazminata ilişkin taleplerinin reddine, davacı ... için 6.500,00 TL, ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek Yasal faizi ile birlikte sigorta şirketleri dışındaki davalılardan alınarak davacılara verilmesine, davacı tarafın tedavi giderlerine ilişkin talebin 6111 sayılı yasanın ek 2 nci maddesi gereğince reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ...Ş vekili ile davalı ...Ş vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle manevi tazminatın takdirinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 56. maddesindeki (eski BK 47) özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekili ile davalı ...Ş vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalma zararının hesabında desteğin gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Somut olayda, destek ... ’in Almanya’da memur olarak çalıştıktan sonra emekli olduğu iddia edilmiş, desteğin geliri ile ilgili çalıştığı kurum ve Alman Emeklilik Sigortası ile yazışma yapılmamıştır. Hükme esas alınan aktüerya raporunda, destek ... ’in kaza tarihinde 69 yaşında olduğu, desteğin pasif dönemde olduğu kabul edilerek PMF tablosuna göre 9,5 yıl daha yaşayacağı, 9,5 yıllık pasif dönemi için de ülkemizde uygulanan asgari ücretin neti üzerinden ve aylık gelirini 1.000 EURO kabul ederek ülkemizdeki asgari ücretin 5,38 katı üzerinden geliri hesaplanmış; mahkeme 2. seçenek ülkemizdeki asgari ücretin 5,38 katı üzerinden hesaplanan tutar olan 16.078,69 TL’yi esas almıştır. Ancak, söz konusu gelire ilişkin desteğin Almanya’da memur olarak çalıştığı ve emekli olduğu iddia edildiğine göre, destek Fritz’in kaza tarihinde 69 yaşında olduğu ve Almanyadaki memurların emeklilik yaşı dikkate alınıp kaza tarihinde çalışıp
çalışmadığı, çalışıyor ise çalıştığı Almanya’da bulunan kurumdan kaza tarihindeki kazancını gösteren maaş bordrosu temin edilerek ordaki kazançlar üzerinden işlemiş dönemin, işleyecek dönem için ise Almanya"daki asgari ücretin neti baz alınarak kat sayı belirlemesi ve işleyecek dönem hesabının Almanya"daki asgari ücretin belirlenen katı üzerinden yapılması; desteğin Almanya"daki emeklilik yaşına göre pasif dönemde kabul edilmesi halinde ise desteğin pasif dönem hesabının Almanya"daki asgari ücret neti üzerinden yapılması gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Dosya kapsamından dava dışı Avus Sigortacılık Hiz. Ltd. Şti.’ne davalı karşı araç ZMSS Ergo İsviçre Sigorta A.Ş tarafından 02.08.2006 tarihinde 12.516,00 TL, 07.03.2007 tarihinde 15.572,00 TL ve 16.11.2007 tarihinde 11.912,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL ödeme yapıldığı, poliçede ölüm teminat limitinin 40.000,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan aktüer raporunun 2. seçeneğinde ödeme tarihindeki (2007) verilere göre hesap yapılarak yapılan ödeme güncellenerek mahsup edilmiş ve 16.078,69 TL’ye ulaşılmıştır. Öncelikle yapılması gereken; anılan bu ödemelere dair davacı taraftan beyan alınarak yapılan bu ödemelerin ZMSS poliçesindeki ölüm teminatından veya maluliyet teminatından hangisine ilişkin alındığı hususu açıklattırmalı; ayrıca Alman SGK’dan Avus Sigortacılık Hiz. Ltd. Şti. tarafından kendileri adına 02.08.2006 tarihinde 12.516,00 TL, 07.03.2007 tarihinde 15.572,00 TL ve 16.11.2007 tarihinde 11.912,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL ödeme alınıp alınmadığı, alınmış ise bu ödemelerin ölüm, maluliyet ve tedavi gideri teminatından hangisine ilişkin alındığı sorulmalıdır. Tüm araştırmalardan sonra yargılama sırasında alınan bu ödemelerin ZMSS ölüm teminatına ilişkin olduğunun anlaşılması halinde ise, ZMSS poliçe ölüm teminat limiti 40.000,00 TL’nin tüketildiği nazara alınarak hüküm kurulmalı; yapılan ödemelerin tedavi ve maluliyet teminatına ilişkin olması halinde ise destek zarar hesabından bu ödemeler mahsup edilmeksizin davacı eş destek tazminatı hesaplanarak sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
4-Davacı tarafın talep ettiği maddi zararları arasında davacı ...’nin tedavi giderlerinin de bulunduğu, bu hususta tedavi masraflarına ilişkin bir kısım belgelerin sunulduğu görülmektedir. Yargılama sırasında 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 98. maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Yasa"nın 59. maddesinde “Trafik kazaları nedeniyle
üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer resmi ve özel sağlık kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedellerinin kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı,” aynı yasanın geçici 1. maddesi ile de “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı, sözkonusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın %20"sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülüklerinin sona ereceği,” öngörülmüştür.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A-1. maddesinde, sigortacının poliçede belirtilen aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre işletene düşen hukuki sorumluluğu zorunlu sigorta limitlerine kadar temin edeceği düzenlenmiştir.
Karayolları Trafik Kanununa göre, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorunludur. Sigorta şirketi motorlu aracın işletilmesinden kaynaklanan kaza nedeniyle zarar görenlerin tedavisi için ödenen giderleri zorunlu olarak teminat altına alır. Sigorta şirketinin yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü (belgeli tedavi giderleri), yukarıda belirtilen 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenlemeyle sona erdirilmiş bulunmaktadır.
Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere göre davadan sonra yürürlüğe giren kanun değişikliğiyle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu"nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluk Sosyal Güvenlik Kurumu"na geçmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Yasa ile değiştirilen 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında tüm tedavi giderlerinden değil ancak söz konusu madde kapsamında kalan belgeli tedavi giderlerinden sorumludur. Kanunun 98. maddesi kapsamında olmayan tedavi giderleri yönünden ise işleten ve işleten hukuki sorumluluğunu yüklenen sigortacının sorumluluğu devam etmektedir.
Bu durumda mahkemece, Sosyal Güvenlik Kurumu"nun davaya dahil edilerek, uzman doktor bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınması, davacı tarafından talep edilen tedavi giderlerinden 2918 sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalanların ve Sosyal
Güvenlik Kurumunun sorumluluğuna esas olanların belirlenerek 2918 Sayılı Yasanın 98. maddesi kapsamında kalan tedavi giderleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu"nun, yasa kapsamı dışında kalan giderlerden ise davalı zarar sorumluların sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile davacı tarafın tedavi giderlerine ilişkin talebin 6111 sayılı Yasanın ek 2 nci maddesi gereğince reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
5-6100 sayılı HMK"nın taraf ehliyetini düzenleyen 50.maddesinde, "medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın, davada taraf ehliyetine de sahip olduğu", TMK."nın 28. maddesinde de "kişiliğin, çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlayacağı ve ölümle sona ereceği" düzenlenmiştir.
Ölüm ile kişilik hakları son bulduğundan yargılama sırasında öldüğü anlaşılan davacı ..."in mirasçılarının davaya dahil edilmesi ve taraf teşkilinin sağlanması suretiyle yargılamaya devam edilmesi sonucuna göre karar verilmesi gerekmeketedir. Nitekim, davacılar vekili davacılar ..."in veraset belgesini ibraz etmiş, tek mirasçısının oğlu diğer davacı olduğunu, onun adına davaya devam ettiklerini beyan etmiştir. Böylelikle dosyada taraf teşkili sağlanmıştır. Ancak, mahkemece, ... "in hak ettiği tazminatları mirasçısı sıfatı ile ...’e hükmetmesi gerekirken ölü kişi ... lehine hüküm kurması doğru olmamıştır.
6-HMK"nın 26. maddesine göre; "Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir."
Somut olayda; davacılar vekili dava dilekçesinde davacı ... için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000,00 TL maddi tazminat istemiş, 20.03.2009 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 12.500,00 TL’ye yükseltmiş, 19.03.2013 tarihli açıklama dilekçesi ile maddi tazminat kalemlerini; yaralanan ve tedavi gören ... ’in tedavi giderleri ile kazada eşinin ölümünden dolayı uğradığı destek kaybı nedeni ile destekten yoksunluk tazminatı (kazadan itibaren ölüm tarihine kadar olan süre 7.500,00 TL, ... ’in kazadan itibaren ve ölüm tarihine kadar olan süre için iş göremezlik nedeni ile maddi kaybını ise 5.000,00 TL olarak açıklamıştır.
O halde, davacı ... için ölen eşinin desteğinden yoksun kalması nedeni ile kendi tedavi giderleri nedeni ile 7.500,00 TL talep edilmiş olmasına
rağmen mahkemece talep aşılarak davacı ... lehine 12.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
7-Davacı murisin oğlu ...’in açtığı destekten yoksun kalma tazminatı ve davacı ...’in kendi yaralanması sebebi ile açtığı maluliyet tazminatı mahkemece reddedilmiş olmasına rağmen yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı ...Ş lehine bu taleplerin reddi nedeniyle AAÜT göre hesaplanacak vekalet ücretine hükmedilmemiş olması isabetsiz olmuştur.
8-Davalı ... şirketleri, kazaya neden olan iki aracın trafik sigortacılarıdır. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları’na göre davalı ... şirketleri manevi tazminattan sorumlu olmadığı gibi manevi tazminata ilişkin harçtan ve yargılama giderinden de sorumlu değildir. Davalı ... şirketleri aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderleri, maddi ve manevi tazminat ayrımı yapmaksızın toplam tutar üzerinden hesaplamış ise de hesaplamanın, maddi tazminata ve manevi tazminata ilişkin olarak kabul ve red oranına göre ayrı ayrı yapılması; manevi tazminat yönünden sorumluluğu bulunmayan davalı ... şirketlerinin manevi tazminat açısından davacı lehine hesaplanan vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerekir iken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmektedir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ile davalı ...Ş vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2),(3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (3), (5), (6), (7) ve (8) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekilinin, (8) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar ve davalılar Ergo İsviçre Sigorta A.Ş. ve Aviva Sigorta A.Ş. yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar Ergo İsviçre Sigorta A.Ş. ve Aviva Sigorta A.Ş."ye geri verilmesine 21/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.