22. Hukuk Dairesi 2012/7452 E. , 2013/3599 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerlerinde 1990-2000 ve 2007-2011 yılları arasında çalıştığını, işe girişinde adı, soyadı ve adresi yazılarak imzalı boş senet alındığını, senetdeki diğer kısımların sonradan doldurulduğunu, senedin teminat senedi niteliğinde alındığını, işverence İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2011/2287 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, davalının hile ile elde ettiği imzalı boş senetde evrakta sahtecilik yaptığını ileri sürerek, takip dosyasına konu hile ile alınan senet ve senede dayalı takib yönünden davacının borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, alacağın %40" dan az olmamak kaydı ile kötüniyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, borç olarak verilen senedin sonradan doldurulmasının mümkün olduğu ancak taraf iradelerinin aksine doldurulduğunun ve sahtecilik yapıldığının ve karşılığı olmadığının iddia eden kişi tarafından kanıtlanması gerektiğini, davacının iddialarının doğru olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, taraflar arasında işçi işveren ilişkisi bulunduğu ve mahkemenin görevli olduğu, davacının davalı şirketin önce şahıs daha sonra tüzel kişiye ait şirketinde hizmet sözleşmesi ile çalıştığı, çalışarak geçimini sağlayan bir kimsenin bu kadar yüksek miktarda işveren davalıya hangi amaç ve sıfat ile borçlandığını işverenin somut deliller ile ortaya koyması gerektiği, bu durumun işverence ispatlanamadığı, sözleşmede düzenlenen cezai şart sebebiyle senet düzenlendiği ileri sürülür ise sözleşmedeki cezai şart tazminatını öngören maddelerin işveren lehine ve tek taraflı olarak düzenlenmiş olması sebebiyle geçerli kabul edilemeyeceği, icra takibine konu senedi davalının davacı işçiden işe girerken aldığı
teminat senedi olduğu, işçi işveren ilişkisi sebebi ile senede karşı şahit dinlenilmesinin mümkün olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2011/2287 esas sayılı dosyasındaki takibin iptaline, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, %40 tutarındaki 100.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Mahkemece, takibin iptali ile davacının borçlu olmadığının tesbitine dair verilen karar doğru ise de, davalının iş sözleşmesindeki cezai şart ile ilgili olduğu düşüncesiyle senedi takibe koymuş olabileceği dikkate alındığında, kötüniyetinden söz edilemeyeceği anlaşılmakla, şartları gerçekleşmeyen kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekirken hatalı yorum ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.