Esas No: 2022/1495
Karar No: 2022/5092
Karar Tarihi: 06.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1495 Esas 2022/5092 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İzmir 1. İş Mahkemesi'nde açılan yaşlılık aylığı bağlanması ve alacak istemi davası kabul edilmiştir. Davalı Kurum vekili, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi'ne istinaf başvurusunda bulunmuştur, ancak istinaf başvurusu reddedilmiştir. Sonrasında, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilen kararın yerinde olduğu belirlenmiştir. Ancak, yerel mahkemenin yazılı kararında usul ve yasaya aykırı bir durum tespit edilmiştir. Bu aykırılık giderilse de yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı ve düzeltilerek onanmalıdır. Kanun maddeleri olarak, 506-5510 sayılı yasanın 4/1-a bendi ve 5434 sayılı yasa gösterilmiştir.
"İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2021/2461-2021/2032
İlk Derece
Mahkemesi : İzmir 1. İş Mahkemesi
No : 2020/173-2021/314
Dava, yaşlılık aylığı bağlanması ve alacak istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Her ne kadar yerel mahkemece, davacının 27.07.2020 tarihinde 506–5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında fasılalı 7144 günü bulunduğu belirtilmiş ise de, tahsis sonrası 27.07.2020-30.08.2020 tarihleri arasındaki sürenin dikkate alınmadan, tahsis talep tarihine kadar 506 – 5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında 7123 gününün bulunduğu ile yine 5434 sayılı Yasa kapsamında 487 günü olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde gerekçe oluşturulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir
Ne var ki, bu aykırılığın giderilmesi, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 370/2 hükmü gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
S O N U Ç : İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararının 4. sayfasının son kısmındaki “Bu süre içerisinde 506 – 5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında fasılalı 7144 gün, 15.03.1994-14.04.1995 süresinde 5434 sayılı Yasa kapsamında 488 gün Emekli sandığı hizmeti olmak üzere toplam prim gün sayısının 7632 gün bulunduğu tespit edilen davacının,” ibarelerinin silinerek yerine “Bu süre içerisinde 506–5510 sayılı Yasanın 4/1-a bendi kapsamında fasılalı 7123 gün, 15.03.1994-14.04.1995 süresinde 5434 sayılı Yasa kapsamında 487 gün Emekli sandığı hizmeti olmak üzere toplam prim gün sayısının 7610 gün bulunduğu tespit edilen davacının,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.