12. Ceza Dairesi 2017/3491 E. , 2020/1335 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK"nın 85/2, 62, 50/4, 50/1-a, 52/2, 4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ile mağdurlar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A-Mağdurlar vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Meydana gelen trafik kazasında ölen ..."in çocukları olan mağdurlara velayeten babaları ..."ün 24/11/2014 havale tarihli dilekçe ile sanık hakkındaki şikayetinden vazgeçtiği, bu itibarla mağdurlara CMK"nın 234. maddesi uyarınca görevlendirilen zorunlu vekilin katılma ve hükmü temyiz hakkının bulunmadığı anlaşılmakla, mağdurlar vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
B-Sanık müdafinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Dosya içeriğine göre sanık ..."ın idaresindeki minibüsle gündüz vakti, tek yönlü iki şeritli yolda seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybederek çizgi ile ayrılmış orta refüje girdiği, karşı istikametten gelerek orta refüje giren temyiz dışı sanık ..."in idaresindeki araçla çarpışması şeklinde meydana gelen ve sanık ..."ın aracındaki oğlu...ile temyiz dışı sanık ..."in aracındaki kızı Yağmur ve birlikte yaşadığı ..."nin ölmesi ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu üç kişinin ölmesine neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafinin kusur durumunun yeterince tespit edilmediği, keşif yapılması gerektiği, raporlar arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiği, cezanın fazla olduğu, şoför olan sanığın ehliyetinin sekiz ay süreyle geri alınmasının kendisini mağdur edeceği, tarafların karşılıklı anlaştıkları, cezanın ertelenmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün B fıkrasının 5 nolu bendi çıkarılarak yerine "Sanığa verilen 3 yıl 4 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK‘nın 50/4. maddesi yollamasıyla 50/1-a. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK‘nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 1.215 tam gün olarak belirlenmesine, TCK‘nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL hesabıyla 24.300 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.