8. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/2296 Karar No: 2010/2381 Karar Tarihi: 06.05.2010
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2010/2296 Esas 2010/2381 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2010/2296 E. , 2010/2381 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil
... ve ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Kars 1.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 15.11.2007 gün ve 11/329 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılardan ...tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi:
K A R A R
Davacılar vekili, vekil edenlerinin adına kayıtlı bulunan 120 ada 109 parsel sayılı taşınmazın büyük bir bölümünün yapılan kadastro çalışmaları sırasında davalılara ait komşu parseller içerisinde tespit görerek tapuya tescil edildiğini ileri sürerek 120 ada 99, 107, 108 ve 134 parsel sayılı taşınmazların davalılar üzerindeki tapu kayıtlarının kısmen iptali ile vekil edenleri adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davaya cevap vermemişler; mahkemece, davacılar yararına kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, 120 ada 108 parsel maliki olan davalılardan ...tarafından temyiz edilmiştir. HUMK.nun 73. maddesine göre; hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Anayasanın 36. maddesinde düzenlenen iddia ve savunma hakkının kullanılabilmesi için tarafların duruşmaya çağrılmaları zorunludur. Mahkeme, her ne kadar davalılar adına dava dilekçesi ekli duruşma gününü bildirir davetiyeler göndermişse de usulüne uygun tebligat yapılmadığı, Tebligat Kanununun 21. maddesindeki hususlardan yalnızca azaya teslim ile yetinildiği, tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnamenin gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırılmadığı ve tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesinin mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yöneticiye veya kapıcıya bildirilmediği görülmüştür. Davalı ... yargılamanın herhangi bir aşamasına katılmadığından usulsüz de olsa tebligattan haberdar olduğu varsayılamayacağından savunma hakkı kısıtlanmış bulunmaktadır. Açıklanan nedenlerden dolayı davalı ...’e yeniden usulüne uygun olarak bozma ilamının, dava dilekçesinin ve duruşma gününün bildirilmesi, yargılamaya geldiği takdirde savunma ve delillerinin sorularak tespiti ile toplanacak delillerin birlikte değerlendirilmesiyle varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekmektedir. Davalı ...’in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde bulunduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan120 ada 108 parsele ilişkin hüküm bölümünün HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 95,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 06.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.