
Esas No: 2014/9705
Karar No: 2014/12639
Karar Tarihi: 29.04.2014
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/9705 Esas 2014/12639 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bulancak İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/01/2014
NUMARASI : 2013/34-2014/9
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu, icra mahkemesine yaptığı başvuruda; haciz konulan taşınmazın haline uygun mesken olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını istediği, mahkemece taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden meskeniyet şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar.
Somut olayda, meskeniyet şikayetine konu 20 ada 6 parselde bulunan 6 no"lu bağımsız bölüm üzerinde Türkiye Halk Bankası A.Ş.lehine ipotek kurulduğu, adı geçen bankanın 20.01.2014 tarihli cevabi yazısına göre ipoteğin devam ettiğinin bildirildiği, ancak ipoteğin niteliğinin belirtilmediği görülmüştür.
Bu durumda, yukarıda açıklandığı üzere söz konusu ipoteğin niteliği araştırılmalı, ipoteğin zorunlu ipoteklerden olduğunun tespiti halinde işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre hüküm kurulması, ipoteğin zorunlu ipotek kapsamında kalmaması halinde şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar tespit edilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.