20. Ceza Dairesi Esas No: 2019/121 Karar No: 2020/2871 Karar Tarihi: 15.06.2020
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/121 Esas 2020/2871 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2019/121 E. , 2020/2871 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : GAZİANTEP Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hükümler : 1) Mahkûmiyet; Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 19.04.2018 tarih 2018/111 esas ve 2018/311 karar sayılı Kararı
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı Adli Emanet Memurluğu’nun 2018/876 sırasında kayıtlı emanetler hakkında mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür. Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm sanık ve müdafii tarafından temyiz edilmekle, temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 5271 sayılı CMK"nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK"nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ve müdafiinin dilekçesindeki temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönlerine ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere göre yapılan incelemede, Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanığa verilen adli para cezasının TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca 20 aylık süre içerisinde eşit taksitlerle tahsiline karar verildikten sonra kararda “ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin” belirtilmeyerek TCK’nın 52/4. maddesinin son cümlesine aykırı davranılması, 2)Hükümden önce 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararına yanlış anlam verilerek 5237 sayılı TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmaması ve hükümden sonra 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz istemleri bu nedenlerle yerinde olduğundan CMK"nın 302. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, ancak bu durumun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 303. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, ilk derece mahkemesi hükmünün; 1)Hüküm fıkrasında, sanığa verilen adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin paragrafına “taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve ödenmeyen para cezasının hapse çevrileceğinin ” ibaresinin eklenmesi, 2) TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli iptal kararı ile 7242 sayılı kanunla yapılan değişiklikler sonrası oluşan durumuna göre, sanık hakkında TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması, Suretiyle CMK"nın 303. maddesi uyarınca DÜZELTİLEREK TEMYİZ BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanığın tahliye talebinin reddine, 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik CMK"nın 304/2. fıkrası uyarınca dosyanın Şanlıurfa 3. Ağır Ceza Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi"ne gönderilmesine, 15/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.