Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18174
Karar No: 2015/12649
Karar Tarihi: 22.06.2015

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2014/18174 Esas 2015/12649 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2014/18174 E.  ,  2015/12649 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Asliye Hukuk Mahkemesi
    (İş Mahkemesi Sıfatıyla)
    Dava Türü : Alacak

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine,
    2-Davacı, davalı işyerinde elektrik ustası olarak çalışırken iş akdini iş şartlarının ağırlığı ve ödenmeyen fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle haklı olarak feshettiğinden bahisle kıdem tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini istemiştir.
    Davalı, davacının iş akdini askı süresi içinde haklı neden olmadan feshettiğini, tüm haklarının ödendiğini hiçbir alacağı olmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının iş akdi askı süresi içinde yeni bir işe girmek suretiyle haklı neden olmadan feshettiği gerekçesiyle kıdem tazminatı talebinin reddine, diğer alacakların kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Davacının ulusal bayram ve genel tatil alacağının miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Mevsime tabi olarak yapılan işlerde, belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçi, hizmet edimini ancak iş mevsiminde ifa etmekle yükümlüdür. Mevsimlik çalışmanın sona ermesi nedeniyle işyerinden ayrılmak zorunda kalan, fakat iş sözleşmesi bozulmamış olan işçi, ertesi mevsim başına kadar işverene hizmet etmek, işveren de ona ücret ödemek zorunda değildir. Bir başka anlatımla, işçi ve işverenin iş sözleşmesinden doğan temel borçları bir sonraki mevsim başına kadar askıya alınmaktadır. Askı döneminde, işçinin iş görme, işverenin ise ücret ödeme borcu ortadan kalkmakta, ancak işçinin sadakat ve kısmen işyerindeki kurallara uyma borcu, buna karşın işverenin de gözetme ve eşit işlem borçları devam etmektedir. İşçi mevsim başında işbaşı yapınca, tarafların askıda olan temel borçları yeniden aktif hale gelir. Mevsim sona ermiş olmasına rağmen, iş sözleşmesi bozulmamış olduğu için yeni mevsim başında tarafların tekrar sözleşme yapmalarına gerek kalmaksızın işçinin iş görme edimini ifa, işverenin de işçisine iş verme ve ücret ödeme borçları yeniden yürürlük kazanacaktır.
    Somut olayda, davacı mevsimlik işçidir. Çalışması yılın Mayıs – Ekim aylarında devam etmekte, daha sonra aradaki iş sözleşmesi askıya alınmaktadır. Bu nedenle davacının ulusal bayram ve genel tatillerdeki çalışmalarının da sezona göre belirlenmesi ve sezona denk gelmeyen genel tatil günlerinde çalışmanın olmadığını kabul etmek zorunludur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2005 ve 2006 yılında çalışma sezonuna denk gelen dini bayram bulunmamasına rağmen yılda 12,5 gün genel tatil çalışması yaptığının kabulü hatalıdır.
    3- Davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Somut olayda davacı tanıkları da dahil mesainin 8 saat olduğunu beyan etmişler, hatta davacı tanığı .. 2005 yılında işe girdiğinde mesainin günlük 12 saat olduğunu ancak ertesi yıl 8 saate düştüğünü bildirmiştir. Bu durumda davacının 2006 yılından sonra mesainin günlük 8 saat olarak kabulü ile hesaplanması gerekirken tüm dönem yönünden günlük 08.00-17.00 saatleri arasında 9 saat çalıştığı kabulü ile hesaplama yapılması hatalı olup bozma nedenidir. Mahkemece karar verilirken, ilk kararın davacı tarafından temyiz edilmemesi nedeniyle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakta dikkate alınmalıdır.
    O halde davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 22.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi