Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2723
Karar No: 2013/3509

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2013/2723 Esas 2013/3509 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2013/2723 E.  ,  2013/3509 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAHİLİ DAVALI :
    DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ... San Tic. A. Ş. işçisi olduğunu, iş sözleşmesinin, sendika üyeliğinden istifa etmemesi sebebiyle, geçerli ve haklı sebep olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken bir yıllık ücret tutarında tazminat ile boşta geçen süre ücret ve diğer haklarının belirlenmesini istemiştir.
    Davalı ... San. Tic. A. Ş. vekili, davacının fesih tarihi itibariyle müvekkili şirket çalışanı olmadığını, davacının imzaladığı ibranameden de anlaşılacağı üzere tüm kanuni haklarını alarak işyerinden ayrıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Dahili davalı ... Temizlik ve Sosyal Hizmetler Turizm İnş. Nak. Tic. Ltd. Şti. vekili, davacı işçinin iş sözleşmesinin geçerli sebeple feshedildiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı ... San. Tic. A. Ş. ile dahili davalı ... Temizlik ve Sosyal Hizmetler Turizm İnş. Nak. Tic. Ltd. Şti. ile arasında kurulan asıl işveren- alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu, davacının baştan itibaren davalı ... San. Tic. A. Ş.’nin işçisi olduğu gerekçesiyle, davalı ... Tem. ve Sos. Hizm. Tur. İnş. Nak. Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın husumet sebebi ile reddine, feshin geçerli sebebe dayanmadığı anlaşıldığından davalı ... San. Tic. A. Ş. gerçek işveren olmakla bu davalı yönünden davanın kabülü ile davacının işe iadesine, davacının feshin sendikal sebebe dayandığını iddia etmesine rağmen, iş sözleşmesi feshedildikten sonra ibraname imzalaması sebebiyle sendikal sebeple bir yıllık ücret tutarında işe başlatmama tazminatı talep edemeyeceğinden, işe başlatmama tazminatının dört aylık ücret tutarı olarak ve çalıştırılmadığı süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili ve davalı ... San. Tic. A. Ş. vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, Mahkemece muvazaa iddiasının kabulü ile feshin geçersizliğine ve davacının davalı ... San. Tic. A. Ş. nezdinde işe iadesine, diğer davalı hakkında davanın husumetten reddine karar verilmiş olması uygun olup, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    Davacının temyiz itirazına gelince;
    4857 sayılı İş Kanunu’nun 21. maddesinin birinci fıkrasında işe başlatmama tazminatının alt ve üst sınırları gösterilmiş olup; söz konusu tazminatın belirtilen sınırlar arasında işçinin kıdemi, fesih sebebi gibi olgular dikkate alınarak belirlenmesi gerekir. Üst sınırın aşılmasının tek istisnası 2821 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 31. maddesindeki sendikal sebeple yapılan fesihlerdir.
    2821 sayılı Kanun"un "Sendikaya üye olup olmama hürriyetinin teminatı" başlıklı 31. maddesini üçüncü fıkrasına göre; "İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamaz;" beşinci fıkrasına göre; "işçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin rızası ile iş saatleri içinde, işçi sendika veya konfederasyonlarının faaliyetlerine katılmalarından dolayı işten çıkarılamaz." Aynı maddenin altıncı fıkrasına göre ise; "Sendika üyeliği veya sendikal faaliyetlerden dolayı iş sözleşmesinin feshi halinde ise, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18, 19, 20 ve 21inci madde hükümleri uygulanır. Ancak, 4857 sayılı İş Kanunu"nun 21. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ödenecek tazminat, işçinin bir yıllık ücret tutarından az olamaz." denilmektedir.
    Somut olayda, davacı işçinin sendikaya üyelik tarihi, sözleşmenin feshine yakın tarihlerde işyerinde çalışan işçi sayısı, sendika üyesi olan, sendika üyesi olmayan, işten çıkarılan, işten çıkarılanlardan sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan, sendika üyeliğinden istifa ederek işyerinde çalıştırılan işçi sayıları, tanık anlatımları ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı işverenin feshinin sendikal sebebe dayandığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacı işçinin, işvereni ibra etmesi nazara alınarak, sendikal sebeple bir yıllık ücret tutarında işe başlatmama tazminatı talep edemeyeceği gerekçesiyle, işe başlatmama tazminatı işçinin kıdemine göre dört aylık ücret tutarında belirlenmişse de, bahsi geçen muvazaalı alt işverene hitaben düzenlenmiş ibranamede de yer alan, işçinin hiçbir hak ve alacağının kalmadığına, işvereni ibra ettiğine yönelik ifadelere değer verilerek sonuca gidilmesi hatalı olmuştur. Nitekim, davacı da duruşmada alınan beyanında işveren yetkilileri tarafından söz konusu ibranameyi imzalamadığı takdirde, alacaklarının ödenmeyeceği konusunda kendisine baskı yapıldığını beyan etmiştir. İş sözleşmesinin sendikal sebeple feshi halinde işverenin sorumluluğunun ağırlaştırılmasına yönelik düzenlemeler, işçi yararına kabul edilen özel düzenlemelerdir. Söz konusu ibranamelerin varlığı, sendikal sebeple fesih olgusunu ortadan kaldırmayacağı gibi, işe başlatmama tazminatın 2821 sayılı Kanun"un 31. maddesine göre, işçinin bir yıllık ücreti tutarı olarak belirlenmesine engel teşkil etmez. Anılan sebeple, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının, fesih sendikal sebebe dayandığından, işçinin bir yıllık ücreti tutarı olarak belirlenmesi dosya içeriğine uygun düşecektir.
    Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
    HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
    1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2-Davalı ... Temizlik ve Sosyal Hizmetler Tur. İnş. Nak. Tic. Ltd. Şti hakkında açılan davanın taraf sıfatı yokluğu sebebiyle reddine,
    3-Davalı ... San. Tic. A.Ş hakkında açılan davanın kabulü ile;
    a-)İşverence yapılan FESHİN GEÇERSİZLİĞİNE,
    b-)Davacının kanuni sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının, işçinin bir yıllık ücreti olarak belirlenmesine,
    c-)Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine, davacının işe başlatılması halinde ödenen ihbar ve kıdem tazminatının bu alacaktan mahsubuna,
    d-)Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
    e-)Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 1.320,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
    f-)Davacı tarafından yapılan 698,30 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
    4-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, kesin olarak oybirliğiyle 21.02.2013 tarihinde karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi