Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16894
Karar No: 2016/6656
Karar Tarihi: 26.04.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/16894 Esas 2016/6656 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, Kamulaştırma Yasası uyarınca, belirli bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili için dava açmıştır. Mahkeme, davacıların lehine karar vermiştir. Ancak, yapılan temyiz başvurusunda, bilirkişi raporu hükme esas alınarak verilen kararın yanlış olduğu belirtilmiştir. Yargıtay da bu görüşe katılmıştır. Kararda, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, taşınmazın kuru açık tarla vasfı ile değerlendirilmiş olmasının doğru olmadığı ve bazı bilgi ve belgelerin ihmal edildiği belirtilmiştir.
Kanun maddeleri: Kamulaştırma Yasası'nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendi.
18. Hukuk Dairesi         2015/16894 E.  ,  2016/6656 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde ... İli ... İlçesi ... Köyü 103 ada 2 parsel sayılı taşınmazın Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 26.04.2016 gününde temyiz edenlerden davalı vekili Av.... ile davacı vekili Av.... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Şöyle ki;
    1-Kamulaştırma Yasasının 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmazın dava tarihindeki mevkii ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmekte olup bu yöntemle taşınmazın değerinin saptanmasında münavebeye alınacak ürünler yönünden sulu ya da kuru tarım arazisi niteliğinde olup olmaması önem taşımaktadır.
    Dosya arasındaki tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde: Davaya konu ... Köyü 103 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili olarak tapu malikleri tarafından, ... tarafından el konulması nedeni ile 2004 yılında tazminat istemi ile dava açıldığı ve 2004 tarihinde yapılan keşif sırasında dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanında davaya konu taşınmazın sulu kapama bağ vasfında olduğu belirtilmiş ve bu dosyada yapılan keşif sonucu dosya arasına alınan bilirkişi raporunda ise davaya konu taşınmazın sulu kapama bağ vasfında olduğu yapılan yargılama sonucu mahkemece verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 5. Hukuk Dairesi tarafından davaya konu taşınmazın sulu kapama bağ vasfında olduğunun kabul edildiği anlaşılmıştır.
    Dosya arasına alınan ve davacı idare tarafında 2002 yılında davaya konu taşınmaz ile ilgili yaptırılan tesbit sonucu dosya arasına alınan bilirkişi raporunda davaya konu taşınmazın 25-30 yaşlarında kapama bağ vasfında olduğu ve taşınmazın her mevsim kurumayan arktan yeterli miktarda su ile sulanabilecek nitelikte olduğu belirtilmiştir.
    Temyizi konu kamulaştırma dosyasında ise hükme esas bilirkişi raporunda davaya konu taşınmazın susuz açık tarla olduğu ve halihazırda herhangi bir sulama tesisi olmadığı belirtilerek susuz açık tarla vasfı ile değerlendirme yapıldığı anlaşılmıştır.
    Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davaya konu taşınmaz kuru açık tarla vasfı ile değerlendirilmiş ise de mahallinde yapılan keşif sırasında bu yönde herhangi bir tespit yapılmamış olduğu gibi, bilirkişi kurulu raporunda gerekçe gösterilmeden kuru tarım arazisi kabulü ile değer biçilmiştir. Taşınmazın üzerindeki bir su kaynağından veya yakınındaki bir dereden sulanıp sulanmadığı, sulamanın taşınmazın tamamında ve her mevsim için fiilen yeterli olup olmadığı, dereden sulanıyorsa bu suyun kendi doğal akışı ile mi yoksa özel bir pompalama ya da başka bir sistemle mi taşınmaza ulaştığı, yeraltı suyundan hangi sistemle yararlanıldığı hususları ayrıntılı bir biçimde araştırma yapılarak belirlenmeden, pompajla sulama varsa bunun için yapılacak giderlerin de üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği düşünülmeden, mahalinde yapılan keşif de mahkeme gözlemi de tutunağa geçirilmeden ve yukarıda açıklanan 2002 yılında davacı idare tarafından yaptırılan tesbit raporu ile davaya konu taşınmaza kamulaştırmasız el koyma nedeni ile açılan ve yapılan keşif sonucu dosya arasına alınan bilirkişi kurulu raporları ile aradaki çelişki giderilmeden kuru açık tarla vasfı ile değerlendirme yapan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulmuş olması,
    2-Bilirkişi kurulunca değerlendirmeye esas alınan buğday, saman, arpa, samanın 2011 yılı itibarıyla kuru şartlarda dekar başına asgari ve azami verim miktarını, ayrıntılı üretim giderini (harcama kalemlerini tek tek gösteren) ve kg. başına toptan satış fiyatlarını gösteren veri cetvelinin ... Gıda, Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğünden getirtilip denetlenmemesi,
    3-Davaya konu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz ve ipotek şerhlerinin tespit edilen bedele yansıtılmaması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi