Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6036
Karar No: 2019/13684
Karar Tarihi: 26.06.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/6036 Esas 2019/13684 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sanığın babasına içki şişesi ile yaralama suçunu işlediği gerekçesiyle mahkum edilmesine karar vermiştir. Ancak verilen hükümde hatalar olduğu tespit edilmiş ve karar bozulmuştur. Hatalar şunlardır:
1) Kararın gerekçesinin yetersiz ve açık olmadığı, delillerin ve cezanın sebeplerinin yeterince açıklanmadığı,
2) Sanığın cezasının alt sınırı göz önünde bulundurulmadan verildiği,
3) Sanığın suçunu işlerken kullandığı silahın kanunen tanımlanmasının eksik olduğu ve hükümde çelişki oluşturulduğu,
4) Sanığın cezasında adli tıp raporu ile cezalandırma arasında orantısızlık olduğu,
5) Sanığın haksız tahrik indirimi hakkı bulunmadığı halde indirim yapıldığı,
6) Sanığın hükümlü olduğu başka bir suçtan dolayı tahliye edilemeyeceği halde cezasının ertelenmesine karar verildiği,
7) Sanık hakkında verilen denetim süresinin, ceza süresinden az olması,
8) Sanığın hak yoksunluğunun doğru bir şekilde belirlenememiş olması gerekçeleriyle karar bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri: Anayasa’nın 141/3, 5271 sayılı CMK’nin 34 ve 230. maddeleri, 5237 sayılı TCK’nin 58/6, 61, 3, 86/1, 86/3-e, 87/3, 51/1-a, 29, 53/1 maddeleri.
3. Ceza Dairesi         2019/6036 E.  ,  2019/13684 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Tekerrüre esas mahkumiyet hükmü bulunan sanığın cezasının 5237 sayılı TCK"nin 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmemesi, karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    1) Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın bu işlevini yerine getirmesi için, kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan yazılı şekilde gerekçesiz hüküm kurulması,
    2) Sanığın kasten yaralama eylemini 5237 sayılı TCK"nin 6/1-f. maddesi uyarınca silahtan sayılan içki şişesi ile babasına karşı gerçekleştirdiği olayda, TCK"nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK"nin 3. maddesindeki cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak TCK"nin 86/1. maddesi uyarınca temel cezaya hükmedilirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle eksik ceza tayin edilmesi,
    3) Sanığın eylemini silahtan sayılan içki şişesi ile işlediği kabul edildiği halde sanık hakkında uygulama maddesi olarak TCK’nin 86/3-e maddesinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi ve buna mukabil eylemin silahtan sayılan alet ile gerçekleştirildiğinden bahisle TCK"nin 87/3. maddesine göre uygulama yapıldığının belirtilmesi suretiyle hükümde çelişki oluşturulması,
    Kabul ve uygulamaya göre;
    4) Adli Tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla (½) oranında artırılmasının öngörülmüş olması karşısında, müştekinin adli raporunda vücudundaki kemik kırığı ve çıkığının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1.) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, TCK"nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasında (½) oranında artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini,
    5) Sanığın soruşturma aşamasında mağdur babası ile içki içerlerken ceza evinde bulunan kardeşinin tutukluluğundan söz açıldığını, babasının kardeşi ceza evindeyken kendisinin boşta gezdiğini söyleyerek kendisine çıkışması üzerine sinirlenerek rakı şişesi ile babasının kafasına vurduğunu savunduğu olayda mağdurdan kaynaklanan haksız tahrik oluşturan bir durum bulunmadığı halde, bu gerekçe ile TCK’nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasında (½) oranında indirim yapılması suretiyle sanığa eksik ceza tayini,
    6) Sanığın adli sicil kaydında gözüken ve tekerrüre esas nitelikteki Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesinin 28.10.2014 tarih, 2014/523 Esas ve 2014/562 Karar sayılı ilamı ile kasıtlı suçtan 1 yıl 8 ay hapis erteli cezası verildiği, hakkında daha önce kasıtlı suçtan hükmedilmiş 3 aydan fazla hapis cezası bulunması nedeniyle sanık hakkında erteleme hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmakla, ilgili ilamın 5237 sayılı TCK’nin 51/1-a maddesi gereğince ertelemeye engel olduğu gözetilmeden, sanık hakkında hükmedilen cezanın ertelenmesine karar verilmesi,
    7) 5237 sayılı TCK’nin 51/3. maddesinde yer alan “Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkum olunan ceza süresinden az olamaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, kasten yaralama suçundan hükmolunan uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, belirlenen denetim süresinin, hükmolunan hapis cezasından az olamayacağı gözetilmeksizin, sanığın 1 yıl denetim süresine tabi tutulması,
    8) Sanık hakkında kasıtlı suçtan verilen hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK’nin 53/1. maddesindeki hak yoksunlukları uygulanmamış ise de; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edildiği de nazara alınarak, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi lüzumu,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 26.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi