19. Hukuk Dairesi 2015/9032 E. , 2016/261 K.
"İçtihat Metni"ESAS NO : ....
KARAR NO : ...
ESAS NO : ...
KARAR NO : ... Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ : ...
TARİHİ : ..
NUMARASI : ...
DAVACI : ...
DAVALI :...
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalının güneş enerji sistemlerinin ve buna ilişkin malların alımı hususunda davalı tarafa senet, nakit verilerek, ancak malların parça parça teslim alınmak üzere anlaşıldığını, ödemeler yapılmasına rağmen davalının malları göndermediğini ileri sürerek, mal alımı için davalı yana ödenen kısmen tespitini yaptıklarını 55.000 TL’nin ve tahsilat makbuzunda yazılanlar dışında diğer senetlerden kaynaklı müvekkilinin toplam alacağının tespiti ile yapılan toplam alacak miktarına ticari işlere uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tarafların 2012 yılında ticari ilişkide bulunduklarını, davacının müvekkilinden satın aldığı malları satıp, bunların montajını gerçekleştirdiğini, davacının teslim edilen malların faturasız oluşuna dayanarak teslim edilmediğinin iddia etmesinin kötüniyetli bir davranış olduğunu, müvekkilinin teslim edilen mallara karşılık davacıdan alınan bonolardan bir kısmının da ödenmediğini ve icra takiplerinin başlatıldığını, müvekkilinin davacı tarafa borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı tarafından mal alımı öncesi davalıya yaklaşık 100.000,00 TL nakit ve senet ile ödeme yapıldığını, buna rağmen davalı tarafından söz konusu malların davacıya gönderilmediği iddia edilmekte ise de, bu şekilde yapılan alım satımın ticari teamüllere uygun bulunmadığı, diğer yandan nakit ve senetler verildiği halde mal alınmadığına ilişkin iddianın ispatı için davacı tarafından verilen kesin süreye rağmen ticari defter ve belgelerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, davacının mal alımı olmamasına rağmen davalıya nakit ve senet ile ödeme yapmaya devam etmesinin inandırıcı bulunmadığı, davalı asilin haklarında dava açılmadan ve icra takibi yapılmadan evvel malın tamamını davacıya teslim ettiklerine ilişkin yeminli beyanda bulunması, HMK’nun 225 ve devamı maddeleri de dikkate alınarak ispat edilemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.