Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14313
Karar No: 2013/3431

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2012/14313 Esas 2013/3431 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı işçi kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ve ulusal bayram-genel tatil ücreti istemiyle davalıya karşı dava açmıştır. Mahkeme, gider avansı yatırılmadığı için davayı usulden reddetmiştir. Ancak davacı, eksik avansı yatırarak ihtar edilmiş ve usule uygun olmayan bir şekilde dava reddedilmiştir. Kanunlar açıklanmış olup, gider avansı ile delil ikamesi avansı farklıdır ve delillerin ikamesi için avansın gider avansı içinde yer almaması gerekir. Bu nedenle, mahkemece yargılamaya devam edilmesi gerektiğinden davanın usulden reddi bozma sebebidir. Kararda geçen kanun maddeleri: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114, 115/2, ve 120. Maddeleri.
22. Hukuk Dairesi         2012/14313 E.  ,  2013/3431 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, davayı usulden reddetmiştir.
    Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Dava davacının kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai ile ulusal bayram genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
    Davalılar ... ve .... Mak. Kalıp San. ve Tic. Ltd. Şti."nin vekili cevabında, davalı gösterilen ..."ın işveren olmadığı davacının eşi ve şirketin ortağı olduğunu hakkında dava açılmayacağını davacının özel hayatı ile iş hayatını biribirine karıştırarak şirketi zarara uğrattığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece yargılama devam ederken yürürülüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemleri Kanunu"nun 120. maddesine göre verilen kesin sürede gider avansı yatırılmadığından davanın usluden reddine karar verilmiştir.
    Karar davacı vekilince süresinde temyiz edilmiştir.
    Dava 20.01.2010 tarihinde açılmış olup, bu tarihte 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu yürürlüktedir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Kanun"un 448. maddesine göre, “Bu Kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydıyla derhâl uygulanır”; 450. maddesinde ise, “18.06.1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu ek ve değişiklikleri ile birlikte tümüyle yürürlükten kaldırılmıştır” hükmü yer almaktadır.
    6100 sayılı Kanun"un 114. maddesinde davacının yatırması gereken gider avansı da dava şartları arasında sayılmıştır. Kanun"un 115/2. maddesine göre, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise, bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.
    Anılan Kanun"un “Harç ve avans ödenmesi” başlığını taşıyan 120. maddesinde davacının, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu; avansın yeterli olmadığının dava sırasında anlaşılması halinde, mahkemece, bu eksikliğin tamamlanması için davacıya iki haftalık kesin süre verileceği düzenlenmiştir.
    6100 sayılı Kanun"un 324. maddesinde ise, “delil ikamesi için avans” düzenlenmiş olup, buna göre taraflardan her biri, ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikâmesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler. Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi halde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılır.
    Görüldüğü gibi, 6100 sayılı Kanun"da gider avansı ile delil ikamesi için ödenmesi gereken avans ayrı maddelerde düzenlenmiş ve farklı sonuçlar bağlanmıştır. Buna göre gider avansı delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderlerini kapsamaktadır. Öyleyse delil ikamesi avansı ile dava şartı olan gider avansının birbirinden ayrılması, gider avansı ve delil avansı kalemlerine ilişkin miktarlarının ayrı ayrı belirlenmesi, delilerin ikamesi için alınacak avansın gider avansı içinde yer almaması gerekir.
    Öncelikle belirtmek gerekir ki, delil ikamesi avansının süresinde yatırılmaması sebebiyle davanın kanıtlanmadığından söz edilebilmesi için, öncelikle o delilin, uyuşmazlık konusu vakıaya ilişkin iddianın ispatı ile doğrudan ilgili olması gerekir. Bu durumda davacı, giderini yatırmadığı delilden vazgeçmiş sayıldığı için davanın kanıtlanamaması söz konusu olabilecektir.
    Öte yandan, davacının aynı davalıya karşı olan birbirinden bağımsız birden fazla talebini, aralarında bir derecelendirme ilişkisi kurmadan aynı dava dilekçesinde ileri sürmesi halinde görünüşte tek bir dava, gerçekte ise talep sayısınca talep ve dava vardır. Bu sebeple dava şartlarının her bir talep (dava) bakımından ayrı ayrı belirlenmesi gerekir. Delillerin ikâmesi ve tahkikat aşaması birlikte yapılmakta ise de, ispat noktasında her bir talep (ve bu taleplere ilişkin vakıalar) ve dava bağımsız bir şekilde değerlendirilmelidir.
    Somut olayda mahkemece 12.10.2011 tarihli oturumda davacı vekiline 6100 sayılı Kanun"a göre eksik gider avansı olarak 200,00 TL bilirkişi ücreti ile yazılacak yazılar içinde olmak üzere toplamda 300,00 TL"nin iki hafta içinde yatırılması için kesin süre verilip sonuçlarının ihtar edildiği ve duruşma tutanağının altına da davacı tarafından bu masrafın iki haftalık süre dolduktan sonra 23.11.2011 günü yatırıldığının yazıldığı anlaşılmıştır. 01.10.2011 günü yürürlüğe giren Gider Avansı Tarifesinde 4. maddesinde gider avansının ve miktarlarının açıklandığı ancak 4. maddenin (d) bendinde diğer işler için 50,00 TL öngörüldüğü halde mahkemece tek tek açıklanmaksızın gerekçesi belirtilmeksizin yazışmalar adı altında tarife miktarının üzerinde masraf tayini ile usule aykırı olarak olarak ihtar verildiği, usule uygun olmayan ihtarın davacı taraf için sonuç doğurmayacağı dikkate alındığında, mahkemece yargılamaya devam edilmesi gerekirken usulden davanın reddine karar verilmesi bozma sebebidir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi