13. Hukuk Dairesi 2016/18023 E. , 2018/12637 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı şirket ile irtibata geçerek Hisarönü köyünde vekaleten satışı yaptığı davalı ..."ya ait hisseden toplam 900 metrekare büyüklüğünde 125/384000 pay satın aldığını, satış parasının davalı şirkete ödendiğini, satışın ... Tapu Sicil Müdürlüğü"nde 12.8.1998 günü yapıldığını, ancak zilyetliğin kendisine teslim edilmediğini, 2008 yılında dava konusu taşınmazın bulunduğu yerden kadastro geçtiğini, kadastro tespiti sonrasında dava konusu tarlanın 323 ada 10 parsel olarak dava dışı şahıs adına tespit gördüğünü, davalılar tarafından tespite itiraz amacıyla dava açıldığını, açılan davanın ... Kadastro Mahkemesinin 2009/832 esas, 2010/120 karar sayılı kararı ile reddedildiğini, böylece davalıların satış bedeli kadar zenginleşmiş olduklarını ileri sürerek, 900 metrekarelik taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 10.000,00 TL"nın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, davanın kısmen kabul kısmen reddine, 58.500,00 TL"nın 13.09.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."dan alınarak davacıya verilmesine, davalı ...bakımından açılan dava bakımından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 08.05.2014 tarih 2013/30242 e., 2014/14823 k. sayılı ilamı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş, mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sırasında davacı taraf 26.10.2015 havale tarihli dilekçe ile talebini 58.500,00 TL olarak ıslah ettiğini ifade etmiş, mahkemece ıslah edilen talep esas alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, 4.2.1948 tarih, 10/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince bozmadan sonra ıslah yapılması mümkün değildir. Bu nedenle davacının ıslahtan önceki talebi dikkate alınarak sonucuna uygun bir hüküm kurulması gerekirken, mahkemece, değinilen bu husus gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre davalı ...’nın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalı ...’nın temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.