13. Hukuk Dairesi 2016/15790 E. , 2018/12599 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulün kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, 24.2.2009 tarihinde davalıdan taşınmaz satın aldığını, sözleşmede yazılı sürede teslim edilmediği gibi proje ve tanıtımlarına uygun olarak ta yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10 ay 23 günlük gecikme bedeli karşılığı 8.047,00 TL ile ayıplı ve eksik ifa nedeniyle taşınmazda meydana gelen değer kaybı olarak şimdilik 20.000,00 TL’nın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu 1.246 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya yönelik diğer tam taleplerin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı tarafından yapımı devam eden ve kendisine satılan taşınmazın geç teslimi nedeniyle kira tazminatı ile ayıplı ve eksik ifa nedeniyle taşınmazda meydana gelen değer kaybının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan ilk yargılamada, davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 2013/27716 Esas, 2014/8228 Karar sayılı ilamı ile; “...Davacı, dava dilekçesinde; davalı tarafından yapımı devam eden ve kendisine satılan taşınmazın geç teslimi nedeniyle kira tazminatı ile ayıplı ve eksik ifa nedeniyle taşınmazda meydana gelen değer kaybının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının geç teslim nedeniyle alacağı kira tazminatı hesaplanmış, ayıplı ve eksik ifa nedeniyle değer kaybına ilişkin bir değerlendirme yapılmamıştır. Mahkemece, gerekçe kısmından kira tazminatına ilişkin olduğu anlaşılan 1.246 TL nin tahsiline, bakiye talebin reddine karar verilmiş ise de kabul edilen kısmın hangi talebe ilişkin olduğu, hüküm fıkrasında belirtilmediği gibi, davacının ayıplı ve eksik ifa konusundaki tazminat talebi hakkında bir değerlendirime yapılmamış, kararın gerekçe kısmında da bu kısma ilişkin bir gerekçeye rastlanmamıştır. ... davacının taleplerinden ayıplı ve eksik ifa hakkında bir değerlendirme yapılmadan ve gerekçe yazılmadan hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma sonrası mahkemece, bozma kararına uyulmuş, alınan ek bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davanın kısmen kabulü ile 1.246,00 TL kira kaybı alacağının davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin diğer taleplerinin reddine karar verilmiş ise de, hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda, ayıplı ve eksik ifa nedeniyle değer kaybına ilişkin bir değerlendirme yapılmamış, bozma gereği yerine getirilmemiştir. Bozma ilamına uyulması halinde, bozma doğrultusunda taraflar lehine usuli kazanılmış hak doğar, bu aşamadan sonra bozmanın gereklerinin yerine getirilmesi zorunludur. Hal böyle olunca mahkemece, uyulan bozma ilamı gereğince, davacının ayıplı ve eksik ifa konusundaki tazminat talebi hakkında değerlendirme yapılarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu husus gözardı edilerek eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2- Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir,
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 55,91 alan harcın temyiz eden davalıya iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/12/2018 oybirliğiyle karar verildi.