8. Ceza Dairesi 2019/13068 E. , 2019/15346 K.
"İçtihat Metni" Kişilerin huzur ve sükununu bozmak ve iftira suçlarından şüpheliler ..., ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 11/01/2019 tarihli ve 2018/61489 esas, 2019/578 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin Bakırköy 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 13/02/2019 tarihli ve 2019/730 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu,
Somut olayda müştekinin, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/54712 ve 2018/49232 soruşturma sayılı dosyalarında kendisine iftira edildiği ve kendisini dolandırarak aile huzur ve sükununu bozdukları iddiasıyla şüphelilerden şikayetçi olmasına rağmen, müştekinin ayrıntılı ifadesi alınarak olaya ilişkin delillerin nelerden ibaret olduğu tespit edilmeksizin, şüphelilere isnat edilen suçların unsurlarının neden oluşmadığı gerekçeli olarak belirtilmeksizin ve herhangi bir soruşturma işlemi yapılmaksızın, eksik soruşturma ile verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın bu yönden kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 19.04.2019 gün ve 3888 sayılı Kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.05.2019 gün ve KYB/2019/44766 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Müşteki Müşteki ... vekili Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığına sunmuş olduğu 25.12.2018 tarihli dilekçesi ile şüphelilerden .... ve ..."ın ortak oldukları .... İnşaat firmasının piyasaya çok fazla borcu olduğu şüphelilerin firmaya ait gayrimenkulleri muvazaalı bir şekilde .... Gayrimenkul firmasına devrettikleri, şüphelilerin müvekkili hakkında suç duyurularında bulunmaları üzerine Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 2018/54712 ve 2018/49232 soruşturma sayılı dosyaları ile soruşturmaların yürütüldüğünü, bu dosyalar incelendiğinde şüpheliler tarafından müvekkiline iftira atıldığının görüleceğini, asılsız isnatlarla müvekkiline iftira atan, dolandıran ve huzur ve sükununu bozan şüphelilerden cezalandırılması talebinde bulunması üzerine, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hiç bir soruşturma işlemi yapılmadan“ şüphelilerden ... ve ..."ın ortak oldukları ... İnşaat firmasının piyasaya çok fazla borcu olduğu şüphelilerin firmaya ait gayrimenkulleri muvazaalı bir şekilde ... Gayrimenkul firmasına ve ... İnşaat firmasının vekilliğini yapan Av. ...."in eşi ..."e devrettiği, müşteki ..."ın ... İnşaat firmasından alacağı için Büyükçekmece 3. İcra Müdürlüğü 2018/13287 esas numaralı dosyada takibe başladığı, müştekinin iddia ettiği suçun icra kanunu 331. maddede düzenlendiği şikayet mercin icra ceza mahkemeleri olduğu, Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma yapılacak herhangi bir suç unsuruna rastlanılmadığı” gerekçesiyle 11.01.2019 tarih ve 2019/578 karar sayılı ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, verilen bu karara karşı yapılan itirazın, mercii tarafından reddedilmesi üzerine kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ceza Muhakemeleri Kanununda;
“Madde 160 - (1) Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar.
(2) Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.
Madde 170 - (1) Kamu davasını açma görevi, Cumhuriyet savcısı tarafından yerine getirilir.
(2) Soruşturma evresi sonunda toplanan deliller, suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturuyorsa; Cumhuriyet savcısı, bir iddianame düzenler.
Madde 172 - (1) Cumhuriyet savcısı, soruşturma evresi sonunda, kamu davasının açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilememesi veya kovuşturma olanağının bulunmaması hâllerinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verir. Bu karar, suçtan zarar gören ile önceden ifadesi alınmış veya sorguya çekilmiş şüpheliye bildirilir. Kararda itiraz hakkı, süresi ve mercii gösterilir.
Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 18/06/2014-6545 S.K./71. md) Sulh ceza hâkimliği, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer Cumhuriyet Başsavcılığından talepte bulunabilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet Savcısına gönderir. Cumhuriyet Savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Sulh Ceza hâkimliği istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet Savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5) Cumhuriyet Savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu madde hükmü uygulanmaz." şeklinde yer verilen düzenlemelerden de anlaşılacağı üzere; Cumhuriyet Savcısı kendisine yapılan suç duyurusu veya şikayet üzerine suçun gerçekten işlenip işlenmediğinin tespiti için hemen işin gerçeğini araştırmaya başlamalı ve maddi gerçeğin ortaya çıkmasına yarayan tüm yasal yöntemlere başvurmalıdır. Toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açması, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vermesi gerekmektedir.
Soruşturmaya konu olayda, müştekinin Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/54712 ve 2018/49232 soruşturma sayılı dosyalarında kendisine iftira edildiği ve kendisini dolandırarak aile huzur ve sükununu bozdukları iddiasıyla şüphelilerden şikayetçi olmasına rağmen, belirtilen dosyaların getirtilip incelenmesi , müştekinin ayrıntılı ifadesi alınarak olaya ilişkin delillerinin sorulması, şüphelilerin ifadelerinin tespit edilmesi ve toplanacak tüm delillerin değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, müştekinin dilekçesinde belirttiği hususlara yanlış anlam yüklenip alacaklı olduğu icra dosyalarından bahsedilerek isnat edilen suçların unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle eksik soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesi ,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden,Bakırköy 1.Sulh Ceza Hakimliği"nin 13.02.2019 gün, 2019/730 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nın 309/4-a. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na tevdiine, 19.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.