Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5122 Esas 2019/2 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/5122
Karar No: 2019/2
Karar Tarihi: 08.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/5122 Esas 2019/2 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kararda, suçlu bulunan kişinin, silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkum edildiği belirtiliyor. Mahkemenin yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun elde edildiği ve iddia ve savunmaların temyiz denetimine uygun biçimde sunulduğu sonucuna vardığı ifade ediliyor. Sanığın çocuğunu örgütle iltisaklı olduğu için kapatılan bir okula göndermesinin, örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği kararlaştırılıyor. Temyiz davasının esastan reddedildiği ve hükmün onaylandığı ifade ediliyor. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmış: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 314/2, 62, 53, 58/9, 63 maddeleri; 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5. maddesi.
16. Ceza Dairesi         2018/5122 E.  ,  2019/2 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın örgütle iltisaklı olması nedeniyle kapatılan okula çocuğunu göndermesi eyleminin örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 08.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.