
Esas No: 2022/774
Karar No: 2022/5473
Karar Tarihi: 13.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/774 Esas 2022/5473 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/774 E. , 2022/5473 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
No : 2019/63-2021/787
İlk Derece
Mahkemesi : Malatya 1. İş Mahkemesi
Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle, ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine; davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I- İSTEM:
Davacı vekili, davacının davalı işveren ... ve ...'in yanında 12.06.2006 -12.08.2013 tarihleri arasında çalıştığının tespitine dair karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP:
Davalılar ... ve ... vekili, dava süresinde açılmamakla birlikte mahkemenin görevsiz olduğunu, davalının hizmet tespiti taleplerinde haksız olduğunu belirterek; davanın reddine dair karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Kurum cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini, davanın dayanaksız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk derece mahkemesince; davalı ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulü ile davacının davalı ...’e ait tescilsiz iş yerinde 12/06/2006 -12/03/2013 tarihleri arasında 506 sayılı ve 5510 sayılı kanuna tabi olarak asgari ücret üzerinden hizmet akdi ile fiili olarak çalıştığının tespitine, dair karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Mahkemeleri Kanununun 353/1-b.l maddesi gereğince esastan reddine, dair karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı ... vekili; kararın bozulmasını talep etmiştir.
V- İLGİLÎ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Davanın Yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. 5510 sayılı Kanunun 86. maddesi olup anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip gerek görüldüğünde kendiliğinden araştırma yapılarak delil toplanabileceği açıktır.
Hizmet tespiti davalarının amacı, hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri Özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.
Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmak, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmek, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.
Eldeki davada, davacı, davalıya ait çiftlikte kayısı, buğday, arpa tarımında traktör kullanan şoför olarak hizmet akdi ile çalıştığım iddia etmiş olup,mahkemece bu kapsamda, belirtilen çiftliğin kime ait olduğuna dair tapu kaydının celp edilmediği, sonrasında belirtilen bu işyerinde tarım faaliyetinin yapılıp yapılmadığına dair herhangi bir denetim yapılmadığı, şayet tarım faaliyeti yapılıyorsa hangi dönem aralıklarında, sürekli ekim dikim işi yapılıp yapılmadığının irdelenmediği, bu bağlamda da davacının kısmi ya da sürekli çalışıp çalışmadığının ortaya konulamadığı, öte yandan kabule göre de bu işyerinde sigorta başlangıcının tarihinin nasıl belirlendiğinin ortaya konulamadığı anlaşılmakla; mahkemece yapılması gereken iş öncelikle çalıştığı iddia edilen çiftliğin tapu kayıtlan getirtilmek suretiyle, bu çiftliğin büyüklüğü, tarım faaliyeti yapılıp yapılmadığı, yapılıyorsa ne sıklıkla hangi dönemlerde yapıldığı ortaya konulmalı gerekirse keşif yapmak suretiyle tespitte bulunulmak ve de davacının fiili çalışması kapsamında, çiftliğe komşu kişiler re’sen tespit edilmek suretiyle, görgü ve bilgilerine.başvurulmak; davacının kısmi süreli mi tam süreli mi, mevsimlik mi yılın tüm aylarında mı çalıştığı hususu açık ve net şekilde, tereddütsüz saptanmak; oluştuğu takdirde tanık beyanları arasındaki çelişki giderilmeli, tüm deliller değerlendirilerek, elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak; İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK'nm 373/1. maddesi gereğince kaldırılarak; temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın karan veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.