11. Hukuk Dairesi 2016/7514 E. , 2018/1053 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen davada....Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 16/02/2016 tarih ve 2015/228-2016/43 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalıların..... ve San. Ltd. Şti"nin ortakları olduklarını, müvekkilinin şirkete ortak olduktan sonra davalı ..."e yüklü miktarda para verdiğini ancak parasını geri alamadığını, bu nedenle aralarında husumet doğduğunu, davalının müvekkilini şikayet ettiğini, müvekkilinin de bunun üzerine davalı aleyhine alacak davası açtığını, müvekkiline bu olaylar nedeniyle şirketin işleyişi hakkında bilgi verilmediğini, müvekkilinin haricen evrak üzerinde olmayan harcamalar yapıldığını, hesapların şişirildiğini, şirketin borçlandırılmaya çalışıldığını öğrendiğini, diğer ortağın da yapılan haksızlıklara ve usulsüzlüklere göz yumduğunu, taraflar arasındaki güven ilişkisinin sarsıldığını ve şirketin işleyişinin imkansız hale geldiğini ileri sürerek, şirket müdürünün yetkilerinin kaldırılmasına ve şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, şirketin faal olup, zarara uğratıldığı iddialarının asılsız olduğunu, ortak olan davacının üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, şirkete kayyım tayinini gerektirecek haklı sebeplerin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya ve tüm dosya kapsamına göre; her nekadar bilirkişi raporunda davalıların ortağı olduğu.....z varlıklarının 31.12.2011 tarihinde -29.887,97 TL olup, 31.12.2012 tarihinde - 46.502,66 TL olduğu, bu sonuca göre şirketin, borçlarının varlıklarından fazla olduğu, bu durumun ve şirketin faaliyet göstermemesi/ gösterememesinin sorumluluğunun şirketi idare edenlerde olacağı, şirketin kayyım tarafından yönetilmesinin uygun olacağı belirtilmiş ise de, davalı tarafından borçların kötüniyetle verildiği ya da alındığı yönünde somut bir bulgu bulunup bulunmadığı ayrıca şirketin zararının kötü yönetimle ilgili olup olmadığı, bu zararın müdürden kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususunda defter ve kayıtlarda somut bir bulgu tespit edilemediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
.../...
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 14/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
....