12. Ceza Dairesi Esas No: 2019/13134 Karar No: 2020/1292 Karar Tarihi: 10.02.2020
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13134 Esas 2020/1292 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan 2 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştır. Ancak, suç tarihinde henüz yürürlükte olan kanun gereği cezanın alt sınırı olan 1 ay hapis cezasının uygulanması gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan ceza tayini yapılmadan ceza verilmiştir. Bu nedenle, kararın kanun yararına bozulması gereklidir. İlgili kanun maddesi; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Trafik güvenliğini tehlikeye sokma” başlıklı 179. maddesi, değişiklik sonrası hali ise, “Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklindedir.
12. Ceza Dairesi 2019/13134 E. , 2020/1292 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2. ve 62. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/02/2019 tarihli ve 2017/656 esas, 2019/237 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi: Dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçuna ilişkin olarak, suç tarihinden sonra 02/12/2016 tarihinde Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 16. maddesi ile değişik 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun "Trafik güvenliğini tehlikeye sokma" başlıklı 179. maddesinin 2. fıkrasında ""Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."" şeklindeki düzenleme ile temel cezada alt sınır belirlendiği, oysa anılan maddede değişiklik öncesi cezada alt sınıra yer verilmediği, bu nedenle 5237 sayılı Kanunun 49/1. maddesine göre temel cezanın 1 ay hapis cezası olarak öngörülmesi gerektiği, somut olayda suç tarihinin 07/05/2016 olması karşısında aleyhe kanun değişikliğinin sanık hakkında uygulanamayacağı gözetilmeksizin, yazılı şekilde lehe kanun değerlendirilmesi yapılmadan fazla cezaya hükmedilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 23/09/2019 gün ve 94660652-105-34-10532-2019-Kyb sayılı yazılı istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 20/10/2019 gün ve ... sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu. Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 07.05.2016 tarihinde sanığın idaresindeki aracı ile seyir halinde iken kolluk kuvvetlerinin dur ihtarına uymayarak kaçtığı, ters yöne girerek kaçmaya devam edip yapılan kovalamaca sonucu yakalandığı olayda hakkında TCK"nın 179/2 maddesi gereğince dava açılıp, mahkemece sanık hakkında alt sınırdan ceza tayini ile temel cezanın 3 ay hapis olarak belirlendiği anlaşılmakla, 02/12/2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 16. maddesiyle, TCK"nın 179/2 maddesine ""idare eden kişi"" ibaresinden sonra gelmek üzere "" üç aydan"" ibaresi eklenmiş olup, bu tarihten önce işlenen suçlarda cezanın alt sınırının 1 ay olduğu uygulamada dikkate alınmadan hüküm kurulması isabetsiz olduğundan, Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, ... 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/09/2019 tarihli ve 2017/656 esas 2019/237 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, CMK"nın 309/4-d. maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hüküm fıkrasının 1. bendinden yer alan yer alan "3 ay hapis" ibaresinin çıkartılarak yerine "1 ay hapis" ibaresinin eklenmesine, hükmün 2. bendinde yer alan "2 ay 15 gün hapis" ibaresinin çıkartılarak yerine "25 gün hapis" ibaresinin eklenmesi ile diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin mahallinde buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 10.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.