Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13561
Karar No: 2019/4731
Karar Tarihi: 23.05.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/13561 Esas 2019/4731 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, müvekkillerinin mirası üzerindeki paylarını satın aldıkları davalılara tapu iptali ve tescil amacıyla dava açmışlardır. Mahkeme, dava konusu taşınmazda davalıların paylarının iptaline karar vermiş ve payların davacılar adına tescilini hükme bağlamıştır. Ancak, hükümde payların tescili için oran belirtilmemiş ve bu nedenle karar düzeltilmiştir. Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulü için sözleşmenin ifa olanağı olması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür sözleşmeler noter önünde düzenlenmeli ve tam iki tarafa borç yüklemelidir. Bu sözleşmelerden doğan davalar, tapu iptali ve tescil talepleriyle açılabilir. Kanun maddeleri Türk Borçlar Kanunu'nun 29. maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 706. maddesi ve Noterlik Kanunu'nun 89. maddesi olarak belirtilmiştir.
14. Hukuk Dairesi         2016/13561 E.  ,  2019/4731 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 23.06.2015 gününde verilen dilekçe ile satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ... ile davalılara vekaleten .... arasında noterde yapılan 31.08.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davalıların, müvekkillerinin de elbirliği ortaklarından olduğu 293 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki paylarının tamamını bir milyon ETL bedelle murise satmayı vadettiklerini, satış bedelinin nakden ve peşinen ödenmiş olup taşınmazın halen müvekkillerinin kullanımında olduğunu, davalıların paylarını devretmeye yanaşmadıklarını ileri sürerek dava konusu taşınmazda davalılar adına kayıtlı payların iptali ile müvekkilleri adına tescilini; olmadığı takdirde taşınmazın üzerindeki bina ile birlikte tespit edilecek rayiç bedelinin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
    Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulüne ve 293 ada 11 parsel sayılı taşınmazda davalılar adına kayıtlı payların iptali ile 2,12"şer m2"den toplam 8,48 m2"nin davacılar adına eşit şekilde tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; bu nedenle reddi gerekmiştir.
    2- Davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Kaynağını Türk Borçlar Kanununun 29. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Türk Borçlar Kanununun 237. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde Türk Medeni Kanununun 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
    Satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan davaların kabulüne karar verebilmek için sözleşmenin ifa olanağı bulunmalıdır. Elbirliği mülkiyetine (TMK m.701) konu bir taşınmazda elbirliği (iştirak halinde) ortaklarından birinin, ortaklık dışı bir kişiye satım vaadinde bulunması halinde, sözleşme bir taahhüt muamelesi olarak geçerli olmakla birlikte elbirliği ortaklığı çözülünceye kadar sözleşmenin ifa olanağının varlığından söz edilemez.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince, davacıların ortak murisi ile davalılara vekaleten dava dışı ... arasında noterde yapılan 31.08.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesi uyarınca, dava konusu taşınmazda davalılar adına kayıtlı payların iptali ile aynı zamanda taşınmazın elbirliği ortaklarından olan davacılar adına tesciline karar verilmesi yerinde ise de, dava konusu taşınmaz elbirliği mülkiyetine tabi olup davalıların taşınmazda müstakil payı bulunmadığından, iptaline karar verilen bu payların davacılar adına murisleri ..."nun mirasçılık belgesindeki payları oranında tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş; ancak bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nun 438/7 maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) No"lu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 1. bendinde yer alan "2,12 metrekaresinin davacı ... adına, 2,12 metrekaresinin davacı ... adına, 2,12 metrekaresinin davacı ... adına, 2,12 metrekaresinin davacı ... adına" rakam ve sözcüklerinin hükümden çıkarılarak yerine "davacılar adına ortak murisleri ...."na ait mirasçılık belgesindeki payları oranında" sözcüklerinin yazılmasına, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve değiştirilmiş bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 23.05.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi