18. Hukuk Dairesi 2015/9923 E. , 2016/6609 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili, arsa paylarının düzeltilmesini ve tapuya terkinini istemiştir. Mahkemece, davanın davacı ... yönünden reddine, diğer davacılar yönünden kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacılar, davaya konu ve kat irtifakına tabi anataşınmazda arsa paylarının hatalı tespit edildiğini belirterek yeniden düzenlenmesini ve tapuya tescilini istemiş, mahkemece davacı ... yönünden hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, diğer davacılar yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
Dava, bağımsız bölümlere özgülenen arsa paylarının yeniden düzenlenmesi istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasasının 3.maddesi hükmüne göre; "Kat mülkiyeti, veya kat irtifakı, bu mülkiyete konu olan anayapının bağımsız bölümlerinden her birine kat irtifakının kurulduğu tarihteki, doğrudan doğruya kat mülkiyetine geçilme halinde ise, bu tarihteki değeri ile oranlı olarak tahsis edilen arsa payının ortak mülkiyet esaslarına göre açıkça gösterilmesi suretiyle kurulur. Arsa paylarının bağımsız bölümlerin değeri ile oranlı olarak tahsis edilmediği hallerde, her kat maliki veya kat irtifakı sahibi, arsa payının düzenlenmesi için mahkemeye başvurabilir." Yasa gereğince; arsa payı düzenlemesinin yeniden yapılabilmesinin ilk şartı, arsa paylarının bağımsız bölümlerin değerleriyle oransız olarak belirlenmiş olmasıdır. Bu hususa dayalı istemlerde mahkeme tüm kanıtları değerlendirerek bağımsız bölümün değeri ile bölüme özgülenen arsa payını karşılaştırıp denklik sağlamaya çalışmalıdır. Söz konusu işlem yapılırken de bağımsız bölümlerin cinsi, bulunduğu kat, alanı, ısınma sistemi, aydınlanması, mimari kullanımı ve konumu, cephesi ve manzarası gibi hususlar değerlendirme için esas alınır. Değerlendirmeye esas alınacak tarihten sonraki imar durumu ile cins ve manzara değişiklikleri, bakım ve onarım çalışmaları nedenleriyle meydana gelen değer artış ve eksilmeleri dikkate alınmaz.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgeler ile dosya içerisindeki mimari projelerin incelenmesinde; dava konusu anataşınmazın 10.07.1973 tarihli onaylı projesine göre zemin ve 1. kat olarak projelendirildiği, toplam 4 bağımsız bölümden oluştuğu ve 18.04.1974 tarihinde bu projeye göre kat irtifakına geçildiği, daha sonra 17.04.1975 tarihli projeye göre taşınmazın zemin, 1.kat ve 2.kat olarak projelendirildiği ve toplam altı bağımsız bölümden oluştuğu, 22.05.1975 tarihinde bu projeye göre kat irtifakına geçildiği, binanın ilk projesine göre mahkemece bir araştırma yapılmadığı gibi hükme esas alınan bilirkişi raporunda da bu hususta bir değerlendirme ve açıklamaya yer verilmediği, dava konusu taşınmazın kat irtifakına geçiş tarihlerinde bağımsız bölümlerin değerinde ve dolayısıyla arsa paylarının tespitinde dikkate alınmayan bu nedenle arsa payları arasında orantısızlığa yol açan somut ve haklı nedenler ortaya konulmadığı ve kat irtifakının kurulduğu tarihteki değerlerinin yukarıda açıklanan unsurları ve bu belirlemeye göre tapu sicilinde kayıtlı arsa paylarında düzeltilmesi gereken bir yanlışlık olduğu bilirkişi kurulunca açıkça saptanmadığı gibi kat irtifaklarının kurulduğu tarihten bu yana geçen uzun süre içerisinde arsa paylarına herhangi bir itiraz ileri sürülmemiştir. Açıklanan nedenlerle herhangi bir değerlendirme ve gerekçe içermeyen soyut ve genel ifadeli bilirkişi raporu esas alınarak yetersiz araştırma ve eksik inceleme ile bir kısım davacılar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 25.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.