Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayetçi icra mahkemesine başvurusunda; haczedilen taşınmazın haline münasip meskeni olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması isteminde bulunmuş, mahkemece takip edilmeyen davanın işlemden kaldırılmasına bilahare açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Şikayetçi-borçlunun İİK"nun 82/1-12 maddesine dayanan haczin kaldırılması istemi aynı yasanın 16. maddesi kapsamında kalan haczedilmezlik şikayetidir. İİK"nun 18/3. maddesi gereğince icra mahkemesi, taraflar gelmeseler bile bu istemi inceleyip sonuçlandırmak zorundadır. O halde mahkemece haczedilmezlik şikayetinin incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir iken borca itirazda uygulanabilecek olup eldeki şikayet uyuşmazlığında tatbik imkanı bulunmayan HMK"nun 150. maddesine dayanılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.