10. Hukuk Dairesi 2018/6040 E. , 2020/1288 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde ispatlanamayan davanın reddine dair karar verilmiştir.
Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
23.06.1981 tarihinin sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun ve 1985-1993 yılları arasında kalan sürelerde davalı ... Kulübünde geçen ve kuruma bildirilmeyen sürelerin tespitini talep eden davacının açtığı ilk davada, mahkemece, davacının 10.09.1985-30.06.1987, 17.11.1988-31.05.1989, 15.08.1989-31.05.1991, 07.12.1990-31.05.1991 ve 15.08.1991-31.05.1993 tarihleri arasında sözleşmeye dayalı olarak sigortalı çalışılmış ise de, hak düşürücü süre nedeniyle bu yöndeki taleplerin reddine, davacının sigortalılık başlangıcının 23.06.1981 olduğunun ve 1981/2 döneminde 5 gün, 3. döneminde 90 günlük sürenin bildirilmediğinin tespitine dair karar verilmiş, Dairemizin düzeltilerek onanmasına dair verilen kararı ile davacının 18 yaşını doldurduğu tarih dikkate alınarak, sigortalılık başlangıç tarihinin 26.09.1981 tarihi olduğuna ve 18 yaşından önceki sürelerin prim ödeme gün sayısına eklenmesi gerektiğinin tespitine dair karar verilmiş olduğu ve kararın bu şekilde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacının, eldeki dava ile, hak düşürücü süre nedeniyle reddolan süreler bakımından 10.09.1985 tarihli ve kurumun 12.09.1985 varidesi olan işe giriş bildirgesini zamanında ele geçirememesi nedeniyle bu süreler bakımından verilen red kararına ilişkin yapılan yargılamanın yenilenmesini talep ettiği, fakat mahkemece, yargılamanın yenilenme şartlarının oluşmadığı gerekçesi ile talebin reddine dair hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
Hukuk yargılamasında kural olarak kesin hükme bağlanmış bir davaya yeniden bakılamaz ise de, bunun en önemli istisnasını yargılamanın yenilenmesi oluşturmaktadır. Bazı ağır yargılama hatalarından ve eksikliklerinden dolayı, maddi anlamda kesin hükmün ortadan kaldırılmasını ve daha önce kesin hükme bağlanmış bir dava hakkında yeniden yargılama ve inceleme yapılmasını sağlayan olağanüstü bir yasa yolu niteliğindeki yargılamanın yenilenmesi nedenleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 374–381 (dâhil) maddelerinde düzenlenmiş olup, Kanunun 375’inci maddesinde sınırlı olarak sayılmış olup, kıyas yolu ile bunların genişletilmesi olanaksızdır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 375. maddesinin 1. fıkrasının ç) bendine göre "Yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilmeyen bir belgenin, kararın verilmesinden sonra ele geçirilmiş olması" belirtilmiştir.
Eldeki davada ise, mahkemece yazılı şekilde karar verildiği anlaşılmakta ise de, Dairemiz geri çevirme kararından sonra davacının sunduğu el yazısı ile tanzim edildiği ve 10.09.1985 tarihi itibari ile davacının işe girişi belirtilen bildirge ile 18.11.1988 varide tarihi olan ve daktilo yazısı ile yazıldığı anlaşılan 10.09.1985 tarihi itibari ile girişi bildirilen iki ayrı bildirge olduğu anlaşılmakta olup, öncelikle bu işe giriş bildirgelerinin sıhhatinin araştırılması ile resmi evrak niteliklerine haiz olup olmadıklarının irdelenmesi, varide numaralarının Kurumdaki numaralar ile uyuşup uyuşmadığının belirlenmesi, devamında ise, işe giriş bildirgelerinin geçerli belgeler olarak kabul edilmesi gerektiğinin anlaşılması halinde sonradan sunulan belgenin “yargılama sırasında, aleyhine hüküm verilen tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilmeyen bir belge” niteliğinde olup olmadığının üzerinde durulması ile sonucuna göre bir karar tesisi gerekirken eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
S O N U Ç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 18.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.