Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1031 Esas 2018/1971 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1031
Karar No: 2018/1971
Karar Tarihi: 19.03.2018

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2018/1031 Esas 2018/1971 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2018/1031 E.  ,  2018/1971 K.

    "İçtihat Metni"

    .....

    Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemli davasınd..... Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı bölge adliye mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince bölge adliye mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan ve cebri icra baskısı altında haksız yere ödenen bedelin tahsili (istirdat) istemine ilişkindir.
    .....i Mahkemesince, davalının yerleşim yerinin "...." olduğu, davalının yine ..... başvurduğu dava konusu olay ile ilgili davanın.....i (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)"nde görülmesi gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
    .....(Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince ise somut uyuşmazlık hakem heyeti kararına itiraz davası niteliğinde olmayıp icra takibi nedeniyle istirdat davası niteliğindedir. Dolayısıyla kamu düzenine ilişkin kesin yetki hali olmadığı davalının da yetki itirazında bulunmadığı bu şekilde davanın ilk açıldığ.....Mahkemesinin yetkili hale geldiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
    2004 sayılı İcra İflas Kanunu 72/8"de “Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.” hükmü düzenlenmiş olup kesin yetki hali söz konusu değildir.
    Somut olayda; davacı vekili, davalı tarafından yapılan şikayet üzerine tüketici hakem heyeti tarafından alınan karar gereğince davalının hesabına ilgili tutar yatırıldığı halde, davalı tarafından hakem heyeti kararının icra dosyasına konu edildiği ve müvekkil şirketin istirdat hakkını saklı tutarak ikinci kez ödeme yaptığını iddia ederek, cebri icra tehdidi altında ödenen tutarın faiziyle birlikte davalıdan tahsili isteğiyle dava açmış olup tüketici hakem heyeti tarafından verilen karara itiraz edilmediği gibi takibi yapan icra dairesinin ......dairesi olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı.....Mahkemesince ..... Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 19/03/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.