8. Ceza Dairesi Esas No: 2018/10148 Karar No: 2019/15288 Karar Tarihi: 18.12.2019
Bilişim suçu - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/10148 Esas 2019/15288 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 2010 yılından sonra mağdur adına kayıtlı e-posta hesabı ve Facebook profilinin rızası dışında girilmesi sonucu oluşan suçlamayı değerlendirdi. Mahkeme, sanığın suçlamayı kabul etmediğini ve internet hattını başkalarının da kullanabileceği savunmasında bulunduğunu belirtti. Dosyada, sanığın suçlu olduğuna dair kesin bir kanıt olmadığını, faal olan e-posta adresinin mağdur tarafından giriş yapılmış olup olmadığının bilinmediğini ve hangi IP numarası ile erişim sağlandığının belirlenemediğini ifade etti. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun takdir edilmesi için tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğine karar verdi. Sonuç olarak, mahkeme eksik araştırmaya dayanarak hüküm kurdu ve sanığın temyiz itirazları yerinde görüldü. TCK'nın 243. maddesi uyarınca suç işlemiş olabileceği belirtildi. Kararda, TCK'nın 243. maddesi ve CMUK'nın 321. maddesi detaylı bir şekilde açıklanmadı.
8. Ceza Dairesi 2018/10148 E. , 2019/15288 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Bilişim suçu HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü: 26.11.2010 tarihinden sonra mağdur adına kayıtlı olan e-posta üzerinden kayıtlı olduğu facebook isimli sosyal paylaşım sitesine bilgisi ve rızası dışında girilmesi nedeniyle açılan davanın yargılaması sırasında bilişim sistemindeki verilerin değiştirildiğinden bahisle verilen görevsizlik kararında:mağdurun facebook hesabına giremediğini ve profil resminin değiştirilip içeriğine ATATÜRK’e hakaret içeren yazılar yazıldığını beyanı üzerine emniyet tarafından arkadaşlarına ait başka hesap üzerinden mağdurun facebook hesabına girildiğinde, profil resminin değiştirildiğinin mağdurla birlikte tespit edildiği, hakaret içeren yazıların kaldırılmış olması nedeniyle görülemediğinin saptanması, MİCROSOFT’tan alınan bilgi kapsamında, mağdurun e-posta adresine sanığın IP numarasıyla suç tarihinde birden fazla giriş yaptığının anlaşıldığı ancak e-posta adresinin erişilmez kılındığına dair bir tespitin bulunmaması karşısında, sanığın suçlamayı kabul etmediği gibi hattına başkalarının girmiş olabileceği savunmasını karşılar şekilde, internet hattını sanık dışında başkalarının da kullanıp kullanmadığı ve kendisine ait olduğu belirtilen e-posta adresinin mağdura aidiyeti hususunda dosyada bir bilgiye rastlanmadığı, şikayetçinin e-posta adresine giremediğini belirtmesi karşısında; suç tarihinden şikayet tarihine kadar olan dönemde bu adresin faal olup olmadığı, mağdur tarafından giriş yapılıp yapılmadığı, adrese ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, şifre ile profil değiştirilmiş ve hakaret içeren yazılar kaldırılmışsa hangi tarihte ve hangi IP numarası ile erişim sağlanarak değiştirildiği ve hakaret içeren yazılar kaldırıldığı ilgili internet sağlayıcısı ve hotmailin bağlı bulunduğu şirketten sorulması sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip gerektiğinde bilirkişiden de görüş alınıp şifre ve profil değişikliği gerçekleşmediği takdirde eylemin TCK.nın 243. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırmaya dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.