Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13266 Esas 2018/1035 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13266
Karar No: 2018/1035
Karar Tarihi: 13.02.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/13266 Esas 2018/1035 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/13266 E.  ,  2018/1035 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Taraflar arasında görülen davad.....Mahkemesi’nce verilen 10.02.2016 tarih ve 2015/342-2016/137 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankadan değişik tarihlerde ve bedelli ticari krediler kullandığını, bu kredilere istinaden davalı bankaca haksız kesintiler yapıldığını ileri sürerek şimdilik 3.993,40 TL"nin istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, alınan bedellerin taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı bankanın tacir olduğu, yaptığı masrafları davacıdan isteme hakkı bulunduğu, ancak somut uyuşmazlığın haksız şarttan kaynaklandığı, bankanın davaya konu kredilerin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli masrafları davacıdan isteyebileceği, zorunlu olmayan masrafların iadesinin gerekitği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    1. Dava, genel kredi sözleşmesine istinaden alınan komisyon bedellerinin iadesi istemine ilişkindir. Somut uyuşmazlıkta, sözleşme tarihi itibariyle, 6098 sayılı TBK’nın ve dolayısıyla genel işlem koşuluna ilişkin düzenlemelerin uygulanma kabiliyetleri olmayıp, uyuşmazlığın 818 sayılı Borçlar Kanunu’na göre çözümlenmesi gerekir. Anılan Kanun’un 19. maddesinde tarafların sözleşme içeriğini kanunun belirlediği sınırlar dahilinde serbestçe belirleyebileceği düzenlenmiştir. Taraflar arasındaki 2008 tarihli genel kredi sözleşmesinin dosya arasına alınarak, Bakanlar Kurulu’nun 2006/11188 sayılı Kararı çerçevesinde çıkarılan 2006/1 sayılı Tebliğin 4. maddesiyle bankaların alacakları masraflar konusunda tahdit bulunmaması hususu da gözetilmek suretiyle, taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinde komisyon alınacağına ilişkin hüküm bulunup bulunmadığı, komisyona ilişkin düzenleme olması halinde; komisyonun tutarı, maktu olup olmadığı, nispi ise matrahı ve matraha uygulanacak oranın belirlenmiş olup olmadığı, belirlenmemiş ise davalı bankanın aldığı komisyon tutarının Dairemizin istikrarlı uygulaması çerçevesinde emsal bankaların uygulamalarıyla orantılı olup olmadığı hususlarının belirlenmesi gerekir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda bu hususta bazı donelere yer verilmişse de herhangi bir inceleme ve hesabi değerlendirme yapılmamıştır. Bu durumda mahkemece yukarıdaki belirlemeler ışığında gerekirse uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle davacının var ise istirdatını talep edebileceği meblağın belirlenmesi gerekirken mahkemece eksik incelemeye dayalı karar verilmesi doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
    ./..



    2. Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    ....

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.