Abaküs Yazılım
9. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/10119
Karar No: 2014/348
Karar Tarihi: 14.01.2014

2911 sayılı Kanuna muhalefet - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2013/10119 Esas 2014/348 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından görülen 2012/537 - 2012/1056 numaralı dosyada, yasadışı silahlı terör örgütüne ait internet sitelerinde yapılan eylem çağrıları üzerine terör örgütü adına görevi yapmamak için direnme suçu işlendiği iddiasıyla dava açılmıştır. Ancak, suçun anılan kanunun 4. maddesinde sayılan suçlardan olması ve Ağır Ceza Mahkemesinin görevi olduğu gözetilerek, Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi gerektiği, ancak hüküm kurulduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, sanık hakkında açılan davanın tarihi ve işlenme yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle sanık hakkında açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesi gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle hükümlerin bozulması kararı verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, görevi yapmamak için direnme suçu için 3713 sayılı Kanunun 4. maddesi, düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri için ise 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi gösterilmiştir.
9. Ceza Dairesi         2013/10119 E.  ,  2014/348 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 9 - 2013/36896
    Mahkemesi : Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi
    Tarihi : 27.12.2012
    Numarası : 2012/537 - 2012/1056
    Suç : 2911 sayılı Kanuna muhalefet, görevi yaptırmamak için direnme

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    1- Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;
    Olay tarihinde yasadışı silahlı terör örgütüne müzahir internet sitelerinden yapılan eylem çağrıları üzerine terör örgütü adına işlendiği iddia edilen görevi yaptırmamak için direnme suçunun 3713 sayılı Kanunun 4. maddesinde sayılan suçlardan olması ve anılan Kanunun 5. maddesinin uygulanması ihtimaline göre, bu davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin 3713 sayılı Kanunun 10. maddesi ile yetkilendirilen Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;
    Kanun koyucunun “sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ifadesiyle, 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinin uygulanma kapsamı bakımından; düşünce ve kanaatın içeriğinden çok açıklama yöntemini dikkate aldığı, cezanın tür ve miktarı itibariyle bir sınırlama yanında suçların tek tek sayılması yerine, düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri bağlamında işlenebilecek suçların işlenme biçimleri itibariyle bir düzenleme yapmayı amaçladığı anlaşılmaktadır.
    Kanun koyucunun yukarıdaki amacı gerçekleştirmeye çalışırken daha genel ve imkanlara işaret eden ifade biçimleri yerine “yöntem” ifadesini tercih etmesi üzerinde durulmalıdır.
    Bir amaca ulaşmak için izlenen yol, usul ve metot gibi anlamlara gelen “yöntem” ifadesi, Kanunun geçici 1. maddesi çerçevesinde ele alındığında, korunmak istenenin; her türlü düşünce ve kanaat açıklama biçimi olmadığı, aksine; bir eylemin bu kapsamda kalabilmesi için meşru olan ve düşünce ve kanaat açıklaması bağlamında mutad olan bir yöntemle işlenmiş olması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Buradan hareketle, eylemin işleniş yönteminin bizzat ayrı bir suç oluşturduğu veya düşünce ve kanaati açıklamak bakımından mutad kabul edilemeyecek olması halinde geçici 1. madde hükmü uygulanamayacaktır.
    6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde ifadesini bulan ve başkaca yazım biçimleri arasından tercih edilen “düşünce ve kanaat açıklama yöntemleri” ibaresi bu ilkeler ve Kanunun genel gerekçesi çerçevesinde değerlendirilmiş, örgütlenme özgürlüğü bağlamında ele alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma özgürlüğünün kollektif niteliği, ifade özgürlüğü ile yakın ilişkisi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesince değerlendiriliş biçimi (29.06.2006 tarihli Öllinger-Avusturya, 26.07.2007 tarihli Barankevich-Rusya kararları gibi) nazara alınmıştır. Buna göre, sanığın 2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesi uygun olduğu kabul edilen eyleminin mutad ve meşru bir “düşünce ve kanaat açıklama yöntemi” olduğu kabul edildiğinden, sanığa yüklenen suçun tarihi ve işlenme yöntemi ile temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre, hüküm tarihinde yürürlükte olan 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklama yöntemiyle işlendiği ve bu nedenle sanık hakkında açılan davaya ilişkin olarak kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi