11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7438 Karar No: 2018/1030 Karar Tarihi: 13.02.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7438 Esas 2018/1030 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/7438 E. , 2018/1030 K.
"İçtihat Metni"
.... Taraflar arasında görülen davada.... verilen 01.03.2016 tarih ve 2015/609-2016/117 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, miras paylaşımından sonra davalıdan 12.500,00 TL alacaklı oldukları için icra takibi yapıldığını, yaptıkları icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, davalının yaptığı itirazının haksız olduğunu, itirazında borcu ödediğini beyan etmekle ispat yükünü üzerine aldığını ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili ile davacının eşinin kardeş olduklarını, miras paylaşımı sırasında müvekkilinin kardeşine borçlandığını, bu nedenle kardeşine 12.500,00 TL tutarlı bono verdiğini, daha sonra borcunu kardeşinin isteği ile tanıklar huzurunda davacıya elden ödeyerek bonoyu alıp yırttığını, müvekkilinin ödediği borcun kardeşi ile aralarında olduğunu, bu nedenle ödemeyi tanıkla ispat edebileceklerini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; davalının borcu ödediği şeklindeki beyanıyla ispat yükünü üzerine aldığı, ödeme yaptığını ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, miras paylaşımından doğan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın dayanağı olan alacağın miras paylaşımından doğduğu hususu tartışmasızdır. İtirazın iptali davalarında borçlu ödeme emrine itirazında öne sürdüğü itiraz sebepleri ile bağlı bulunmadığına göre davalının cevabında miras paylaşımı dolayısıyla davacının eşi olan kardeşine borçlandığını ve kardeşine olan borcunu ödediği savunması ile davacının bu hususa itiraz etmemiş olması hususlarının birlikte değerlendirilmesi gerekir. Bu durumda, davacının davalıdan alacaklı olduğu, alacağının kaynağını ve aktif dava ehliyeti bulunduğunu ispat etmesi gerekir. Mahkemece, davalının davacıya borçlu olduğu hususunu kabul ettiği, ispat yükünü üzerine aldığı değerlendirilmesi yapılarak yazılı gerekçelerle karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. ....