Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1664
Karar No: 2022/5808
Karar Tarihi: 18.04.2022

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1664 Esas 2022/5808 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Divriği ilçesi Cumhuriyet Meydanında bulunan meydan manav adlı işyerinde asgari ücretle işçi olarak çalıştığını ve davalı iş verenin hizmetlerinin eksik gösterildiğinden hizmetin eksik olarak bulunduğunu iddia ederek hizmet tespiti istemde bulundu. İlk derece mahkemesi, davacının çalıştığının tespitine karar verdi. Ancak, fer'i müdahil Kurum vekili ve davalı tarafın istinaf başvurusu üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi, istinaf başvurusunun reddine karar verdi. Bu kararın ardından, fer'i müdahil Kurum vekili ve davalı taraf, bu kararı temyiz etti. Temyiz incelemesinde, mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi hükmünün bozulmasına karar verildi. 506 sayılı kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86/9 maddesi, sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez olduğunu belirtmektedir. Sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütül
10. Hukuk Dairesi         2022/1664 E.  ,  2022/5808 K.

    "İçtihat Metni"

    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi
    No : 2021/1829-2021/1756
    İlk Derece
    Mahkemesi :Divriği Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    No : 2019/14-2021/39

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı fer'i müdahil Kurum vekili ve davalı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10.Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esasdan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın fer'i müdahil Kurum vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi

    I-İSTEM
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı tarafın iş yeri olan Divriği ilçesi Cumhuriyet Meydanında bulunan meydan manav adlı işyerinde 01/01/1998 tarihinden itibaren sürekli ve kesintisiz olarak iş akdinin fesih edildiği tarih olan 30/12/2011 tarihine kadar asgari ücretle işçi olarak çalıştığını, müvekkilinin davalı tarafın iş yerinde davalı iş verenin emir ve talimatlarına bağlı olarak ve ücret karşılığından sürekli ve kesintisiz olarak çalıştığını, müvekkilinin davalının manav olan iş yerinde çalıştığı herkes tarafından bilindiğini, bu duruma rağmen davalı iş verenin hizmetlerinin kuruma bildirilmediğinden yada eksik gösterildiğinden hizmetin eksik olarak bulunduğunu, müvekkilinin davalı tarafın iş yerinde SGK ya tabi olarak asgari ücretle sürekli ve kesintisiz Sosyal Güvenlik Kurumuna tabi olarak çalıştığının sunmuş oldukları tanık beyanları alındığında kolluk araştırma yapıldığında ve komşu iş yerleri sahipleri ve çalışanları beyanları alındığında anlaşıldığını, hizmet tesbiti davalarının kamu düzeni ile ilgili olduğunu, bu nedenle müvekkilinin davalı iş verenin iş yeri nezdinde geçen 01/01/1998 tarihinden itibaren 30/12/2011 tarihine kadar olan sürekli ve kesintisiz çalışmalarının tesbiti ile sürelerin sigortalı hizmetlerine eklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    II-CEVAP
    Davalı, davacının 08/01/1998 tarihinde iş yerinde işçi olmadığından ve kendisinin geçici bir süre çalışacağına dair kendisi iş bulana kadar işçi olarak çalıştığını, bu süre içinde kendisinin yevmiyeli iş bulana kadar çalışacağını söyleyerek çalıştığını, ücret olarak asgari ücretin biraz fazlasını ödediğini, kendisine kar ortağı olarak çalışmak için talepte bulunduğunu kendi iş yerine aldığı 1999 model aracına hisse olarak 3/1 oranında ortak olduğunu ve ..., ... ile çalıştıklarını birbuçuk sene sonra ...nin hissesini alarak iş yerinden ayrıldığını, kalan hisseyi ikisi arasında pay ettiklerini, 2001 yılının sekizinci ayına kadar birlikte çalıştıklarını, işe gireceğini beyan ederek hissesini alarak ayrıldığını, birkaç gün sonra gelerek aylıkla çalışmak istediğini beyan ettiğini, çalıştığı zaman içinde evinin meyve ve sebze ihtiyacını götürdüğünü, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    MAHKEME KARARLARI
    A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
    İlk derece mahkemesi, davanın kabulüne, davacının 01/01/1998 - 30/12/2011 tarihleri arasında '4/A kapsamında' iş akdine dayalı olarak asgari ücret üzerinden davalı işverene ait işyerinde çalıştığının tespitine karar verildi.
    B-BÖLGE ADLİYE MAHEMESİ KARARI
    ... Bölge Adliye Mahkemesi, davalı ve fer'i müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurusunun HMK nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esasdan reddine karar vermiştir.
    IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
    Feri müdahil Kurum vekili, davacının 04/01/2000 tarihinde Bağkur tescili yaptırarak bağkur primlerini ödediğini, ayrıca davacının 25/10/2010 tarihinden itibaren basit usul vergi mükellefi olduğundan bu tarih itibari ile işçi statüsünü kaybettiğini, dolayısıyla davanın 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, mahkemece bilirkişi raporlarına karşı itirazlarının değerlendirilmediğini, eksik inceleme ile hatalı hüküm kurulduğunu, kurumlarınca yapılan işlemlerin yerinde olduğunu, davalı ..., davacının yanında işçi statüsünde çalışmayıp kar ortaklığı usulü ile çalıştığını, basit usulde vergi mükellefi olduğundan işçi statüsünü kaybettiğini, davanın 5 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
    V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
    1) Davanın yasal dayanağı 506 sayılı kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86/9. maddesidir. 506 sayılı Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davaların, kamu düzenine ilişkin olması nedeni ile özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanması gerektiği özellikle göz önünde bulundurulmalıdır.
    İnceleme konusu dosyada; davacının 01.01.1998-30.12.2011 tarihleri arasında çalıştığının tespitini talep ettiği, hizmet cetvelinde 04.02.2000-2003/1 döneminde 1479 sayılı yasa isteğe bağlı sigortalı, 25.01.2003-10.03.2003 döneminde ... tarım Ltd.Şti. bildiriminin bulunduğu, 2003/2-28.02.2009 döneminde 1479 sayılı yasa isteğe bağlı sigortalı, 25.10.2010-31.05.2011 döneminde 1479 sayılı yasa zorunlu sigortalı olduğu, mahkemece davacının 01.01.1998-30.12.2011 döneminde çalıştığının tespitine karar verildiği anlaşılmaktadır. Diğer yandan 12.07.2011 tarihli yoklama fişi ile davacının 06.12.2011 tarihinden itibaren manav iş yeri açtığı ve aynı tarihte ticari faaliyetine başladığı, 12.07.2011 tarihli yoklama fişi ile 11.07.2011 tarihinden itibaren bijuteri, parfümeri işine başladığı, 17.12.2010 tarihli yoklama fişi ile davacının 25.10.2010- 17.12.2010 döneminde seyyanen züccaciye işi ile iştigal ettiği, 17.12.2010 tarihinden seyyanen sebzeci olarak işe başladığı tespit edilmiştir.
    Mahkemece iş yerinin kanun kapsamına alınış ve kanun kapsamından çıkış tarihleri, vergi mükellefiyet dönemleri araştırılmalı, yöntemince komşu iş yeri işverenleri ve onların bordrolu çalışanları belirlenerek tanık olarak dinlenilmeli, tanıklara ilişkin iş yeri kayıtları ve hizmet cetvelleri celp edilerek beyanları denetlenmeli, 25.01.2003-10.03.2003 dönemindeki dava dışı bildirim ve dava tarihi gözetilip hak düşürücü süre irdelenmeli, elde edilecek sonuç değerlendirilmek suretiyle karar verilmelidir.
    Kabule göre de; 25.10.2010-31.05.2011 döneminde 1479 sayılı yasa kapsamında bağ-kur sigortalılığının gerçekliği ve kurum kabulünde olup olmadığı hususu irdelenmeden, bağ-kur sigortalılığının varlığı halinde çakışan dönem yönünden 5510 sayılı yasa 53. Madde kapsamında irdeleme yapılmadan karar verilmesi yerinde değildir.
    Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı ve fer'i müdahil kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 18.04.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi