Esas No: 2022/1606
Karar No: 2022/5759
Karar Tarihi: 18.04.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2022/1606 Esas 2022/5759 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2022/1606 E. , 2022/5759 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
No : 2021/7-2021/1615
İlk Derece
Mahkemesi : Balıkesir 2. İş Mahkemesi
No : 2017/70-2020/279
Dava, Kurum tarafından iptal edilen hizmetlerin fiili olduğunun tespiti ile aksine Kurum işleminin iptali istemlerine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM
Davacı vekili, davacının 01/07/2007 ile 15/05/2008 tarihleri arasında ...’ya ait işyerinde fiilen çalışmış olması nedeniyle sigortalılığının geçerli olduğunun tespitine, aksine Kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II- CEVAP
Davalı Kurum vekili, davanın reddini savunmuştur.
III- MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesince, davacının çalışmalarının fiili çalışmaya dayalı olmadığı, Kurum işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun Hukuk Mahkemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
IV- TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, Kurum müfettişi tarafından işyerinin denetlendiği ve davacının işyerinde fiilen çalıştığına dair tutanak dahi düzenlendiğini, Burhaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/120 Es. 2014/286 Karar sayılı dosyası ile davacı hakkında suç unsurlarının oluşmaması sebebi beraat kararı verildiğini, çalışmasının fiili olduğunu belirterek kararı temyiz etmiştir.
V- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Sahte sigortalılığa dayanan davalar hizmet tespiti içerikli olmakla, davanın yasal dayanağını oluşturan 5510 sayılı Yasa’nın 79. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Bu tür davalar kamu düzeni ile ilgili olduğundan özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmeleri zorunlu olup mahkemece, tarafların sunduğu deliller ile yetinilmemeli, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ilgili hükümleri esas alınarak kendiliğinden araştırma ilkesi benimsenmeli, sigortalılığın kabulü ve hüküm altına alınabilmesi için hizmet akdinin ve eylemli çalışmanın varlığı ortaya konulmalıdır.
Eldeki davada; davacı adına Kuruma yapılan hizmet bildiriminin fiili çalışmaya dayalı olup olmadığının tespiti açısından Mahkemece yapılan araştırmanın yetersiz olduğu anlaşılmaktadır.
Davacının Kurum tarafından iptal edilen hizmetinin bildirildiği, ... sicil numaralı ... unvanlı işyerinde yapılan denetimde , Kurum müfettişi Şeref Karaca tarafından düzenlenen 03/09/2007 tarihli durum tespit tutanağında, işyerinin muhasebe bürosu olarak faaliyet gösterdiğinin belirtildiği, işyerinde denetim anında fiilen çalıştığı tespit edilen sigortalılar arasında davacının da bulunduğunun görüldüğü,davacının işe giriş tarihini 01/07/2007 olarak beyan ettiği ve imzasının alındığı, daha sonra müfettişe verdiği 13/09/2007 tarihli ifadesinde davacının Ağustos/2007 ayından itibaren ...’nın yanında çalıştığını belirttiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından, 03/09/2007 tarihli durum tespit tutanağının sahteliğine ilişkin bir iddia ileri sürülmediği , buna göre Kurum müfettişi tarafından düzenlenip, dosyaya giren, aksi ispat edilemeyen 03/09/2007 tarihli tutanağa göre, davacının işyerinde en azından 1 gün çalıştığının sabit olduğu sonucuna varılmıştır.
Mahkemece, 03/09/2007 tarihli durum tespit tutanağında denetim anında fiilen çalıştığı tespit edilen sigortalıların beyanları alınmalı, bordo tanıkları ile ceza dosyasında ...’ya ait işyerinde fiilen çalıştığını iddia eden kişiler dinlenmeli ,davacıdan işyerinde ne iş yaptığı, çalışmasının niteliği, süreklilik arz edip etmediği sorulmalı, tüm kanıtlar toplandıktan sonra yapılacak değerlendirme üzerine elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen İlk Derece Mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ilgiliye iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine 18/04/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.