12. Hukuk Dairesi 2018/2908 E. , 2018/6210 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu kararın kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasına ilişkin olduğunu, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun geçici 6/13. madde uyarınca bu madde kapsamında açılan ve 1983 yılından sonra el konulan taşınmazlarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu olarak belirleneceğine dair hükmün Anayasa Mahkemesince iptal edildiğini,iptal kararı yürürlüğe girmese dahi uygulanmaması gibi bir düşüncenin olamayacağını ileri sürerek, icra müdürlüğünün maktu vekalet ücreti ile maktu harç hesaplanmasına yönelik 01/12/2014 tarihli kararının kaldırılarak maktu hesaplanan harç ve icra vekalet ücretinin nispi olarak hesaplanmasını talep ettiği Mahkemece; icra müdürlüğünce yapılan hesabın, takibe dayanak ilam ve Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 15/09/2014 tarih ve 2014/10966- 20144/12648 E.K. sayılı ilamına uygun hesap edildiği, Anayasa Mahkemesi kararının gerekçeli olarak yayınlanmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir.
11/06/2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasa’nın 21. maddesi ile değişik 2942 sayılı Yasa’nın Geçici 6. maddesinin 7. fıkrasında; ""Bu madde kapsamında açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretleri bedel tespiti davalarında öngörülen şekilde maktu olarak belirlenir."" hükmüne, yine 13. fıkrasında da; ""4.11.1983 tarihinden bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihe kadar kamulaştırma işlemleri tamamlanmamış veya kamulaştırması hiç yapılmamış olmasına rağmen fiilen kamu hizmetine ayrılan veya kamu yararına ilişkin bir ihtiyaca tahsis edilerek üzerinde tesis yapılan taşınmazların idare tarafından kamulaştırılması hâlinde kamulaştırma bedeli ve mahkemelerce malikleri lehine hükmedilen tazminatlar için de bu maddenin on birinci fıkrası, bu fıkra kapsamında kalan taşınmazlar hakkında açılan her türlü davalarda ise yedinci fıkra hükümleri uygulanır."" hükmüne yer verilmiştir.
Ancak 6487 sayılı Yasa"yla değişen, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası, Anayasa Mahkemesi’nin 13/11/2014 tarihli, 2013/95 Esas 2014/176 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. İptal kararının Resmi Gazete’de yayımlanmasından başlayarak altı ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiş ise de; Anayasa"nın 11. maddesinde, Anayasa"nın bağlayıcılığı ve üstünlüğü ilkesi düzenlenmiş, 138. maddesinde de,
hakimlere herşeyden önce Anayasa"ya uygun olarak hüküm verme yetkisi tanınmıştır. Anayasa"nın 11. ve 138. maddeleri, hakime Anayasa"ya aykırılığı saptanmış yasa hükmünü, iptal kararı yürürlüğe girmemiş olsa bile uygulamama yetkisini hatta yükümlülüğünü vermektedir. Zira iptal edilen hükmün uygulanması, hak arama hürriyetinin içini boşaltma anlamına gelecek ve Hukuk Devleti ilkesi ihlal edilmiş olacaktır. Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesi ve Danıştay"ın iptal kararının yürürlüğe girmemiş olması halinde dahi Anayasa"ya aykırılığı saptanmış yasa hükümlerinin uygulanamayacağına işaret eden kararları vardır. Anayasa Mahkemesi"nin iptal kararını duyurması, iptal edilen Yasa"nın uygulanmasını durdurucu bir tedbir niteliğine bürünmektedir. Karar gerekçelerinin yazımı ve yayımlanmasının uzun süre alması karşısında hiç olmazsa iptal kararının duyurulması, Anayasa"ya aykırı yasa hükmünün uygulanmasını engelleyecektir (Turan Yıldırım Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi İd. Huk. Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi-Amme İdaresi Dergisi, cilt:26). İptal hükmünün Resmi Gazete"de yayımlanmasından 6 ay sonra yürürlüğe girecek olması Kanun Koyucuya Anayasa"ya uygun yeni yasa maddesi hazırlanması için verilmiş süre olup, bu süre iptal hükmünün uygulanmasını engellemeyecektir.
Bununla birlikte; idarenin kamulaştırmasız el atma eyleminin, 1983 yılından sonrasına ait olup olmadığı konusunda belge ve bilgi bulunmamakta ise el atma eyleminin 1983 sonrası olduğunun kabulü gerekir.
Yukarıda yer verilen genel ilkeler ve açıklamalar ışığında; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu"nun Geçici 6. maddesinin 13. fıkrası Anayasa"ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde Anayasa Mahkemesi"nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmamıştır. Böylece, 1983 yılından sonraki el koymaya ilişkin kamulaştırmasız el atma bedellerine ilişkin dava ve takiplerde mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretlerinin maktu hesaplanması söz konusu olmayıp nispi olarak belirlenmelidir.
Somut olayda, idarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından sonrasına ait olup olmadığı konusunda belge ve bilgi bulunmadığından elatma eyleminin 1983 sonrası olduğunun kabulü ile icra harç ve icra vekalet ücreti nispi olarak hesaplanmalıdır.
O halde mahkemece, nispi icra vekalet ücreti ve nispi tahsil harcı hesabı ile gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak şikayete konu muhtıranın denetlenmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.