Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/7856 Esas 2019/5805 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/7856
Karar No: 2019/5805
Karar Tarihi: 02.07.2019

Sahte fatura düzenleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/7856 Esas 2019/5805 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 2007 yılında sahte fatura düzenleme suçundan açılan davada mahkum edilmiştir. Sanık, işyerini fiilen işletmediğini, fatura ya da sevk irsaliyesi düzenlemediğini savunmuş ancak karayolları denetimlerinde ele geçirilen sanığın kimlik bilgilerini içeren belgeler karşısında sahtecilik suçu işlediği ortaya çıkmıştır. Mahkeme, sanığın hukuki durumunun belirlenmesi için daha detaylı araştırma ve inceleme yapılması gerektiğini belirtmiştir. Kararda, sanığın adli sicil kaydındaki bilgilerin yeniden tartışılması, TCK'nin 43. maddesi uygulanmadan eksik ceza verilmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip verilmeyeceği hususunun tartışılması ve TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir.
TCK'nin 43. maddesi: Zincirleme suçu düzenleyen madde
3167 sayılı Kanunun 16/1. maddesi: Karşılıksız çek keşide etmek suçunu düzenleyen madde
6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun: Adli sicil kaydındaki eylemlerin yaptırımlarının idari yaptırıma dönüştürülmesini düzenleyen kanun
5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi: Taksirli suçların zamanaşımı süresini düzenleyen
11. Ceza Dairesi         2017/7856 E.  ,  2019/5805 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sahte fatura düzenleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    2007 yılında sahte belge düzenleme suçundan açılan kamu davasında sanığın, işyerini 2007 yılının başlarında kapattığını, iş yerini fiilen hiç işletmediğini, fatura ya da sevk irsaliyesi düzenlemediğini savunması; karayollarında yapılan denetimler sonucunda ele geçirilen sanığın kimlik ve mükellefiyet bilgilerini ihtiva eden sevk irsaliyeleri kendisine gösterildiğinde belgelerin bir kısmının kendi bastırdığı sevk irsaliyelerinden olmadığını, sahte olduğunu söylemesi; karşıt inceleme sırasında beyanına başvurulan mükelleflerden bir kısmının sanığın emtialarını sattığını, karşılığında komisyon faturası düzenleyerek parasını elden verdiğini söylemeleri karşısında suçun unsurlarının ve maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti için;
    1- Sahte olarak düzenlendiği iddia olunan sevk irsaliyelerinden kanal oluşturacak sayıdaki asıllarının getirtilmesi, sanığın yazı ve imza örnekleri temin edilerek suça konu sevk irsaliyelerindeki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
    2- Sanığın savunmasında isimleri geçen ..."ın CMK"nin 48. maddesi uyarınca, ..."un CMK"nin 46/1-c maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi, sanığı tanıyıp tanımadıklarının, suça konu sevk irsaliyeleri gösterilerek üzerindeki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması; yazı ve imzaların kendilerine ait olmadığını söylemeleri halinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, sevk irsaliyelerindeki yazı ve imzaların tanıklara ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
    3- Düzenlenen sevk irsaliyelerine ilişkin yapılan karşıt inceleme sırasında beyanlarına başvurulan ve sanığın emtialarının satışını yaptıklarını söyleyen ..., ..., ... ve ...’in CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenmesi; sanığın ve ..."ın fotoğrafı gösterilerek kendilerinden, sözü edilen sevk irsaliyelerini hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı ya da tanık ...’ı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, gerekirse sanıkla yüzleştirme yapılması,
    Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3-Kabule göre;
    a) 2007 takvim yılında birden fazla sahte fatura düzenlenmesi nedeniyle, zincirleme suçla ilgili TCK"nin 43. maddesi uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
    b) Sanığın adli sicil kaydında yer alan 3167 sayılı Kanunun 16/1. maddesi uyarınca karşılıksız çek keşide etmek suçundan verilen mahkumiyetine ilişkin eylemlerinin; 31.01.2012 tarih ve 28193 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince idari yaptırıma dönüştüğünden 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesi gereğince, sanık hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararı verilip verilmeyeceği hususunun yeniden tartışılmasında zorunluluk bulunması,
    c) 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 02.07.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.