Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/12345
Karar No: 2011/8536

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2011/12345 Esas 2011/8536 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2011/12345 E.  ,  2011/8536 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Denizli 2. İş Mahkemesi
    TARİHİ : 23/06/2009
    NUMARASI : 2009/7-2009/417

    Davacı, çalıştığı işyerinde ücretlerinin zamanında ödenmemesi nedeniyle iş sözleşmesinin 01/09/2008 tarihinde haklı olarak feshettiğini her türlü haklarının ödenmesi için işverene karşı dava açtığını, davalı kuruma ise işsizlik ödeneği için başvurduğunu ancak 120 gün priminin gösterilmediği ve işverence iş sözleşmesinin kuruma devamsızlığa dayalı haklı fesih olarak bildirildiği gerekçesiyle reddedildiğini Sosyal Güvenlik Kurumunun kusurunun kendisine yükletilemeyeceğini red işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek işsizlik ödeneği talebinin reddine dair davalı kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Yasasına göre işsizlik ödeneğine hak kazanılabilmesi için işçinin işini herhangi bir kasıt ve kusuru olmaksızın kaybetmesi ve fesihten geriye doğru kesintisiz 120 gün prim ödenmiş olması gerektiğini, yapılan incelemede fesih türü ve prim ödeme gün sayısı bakımından gerekli koşulların mevcut olmadığının tespit edilmesi üzerine davacı talebinin kabul edilmediğini, bu durumun aksini kanıtlayıcı belge yada mahkeme kararı getirdiğinde başvurusunun yeniden değerlendirileceğini bildirerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece davacı işçinin iş sözleşmesini ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle 01/09/2008 tarihi itibariyle haklı olarak feshettiğini işverence 01/09/2008 – 04/09/2008 tarihleri arası devamsızlıktan dolayı iş sözleşmesi feshedilmiş ise de fesihten sonraki devamsızlık hukuki sonuç doğurmayacağından ve davacı işçinin feshi haklı sebebe dayandığından davacının işsizlik ödeneğine hak kazandığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı kurum işleminin iptaline karar verilmiştir.
    Dosyadaki bilgi ve belgelere göre iş sözleşmesinin davacı tarafından çalıştığı işyerinde ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle 01/09/2008 tarihi itibariyle feshedildiği işsizlik sigortasından yararlanmak için davalı kuruma yaptığı başvurunun işten ayrılma bildirgesinde 120 gün devamsızlık yaptığının tespit edildiği gerekçesiyle reddedildiği; ancak,  fesih tarihinden geriye doğru 120 gün prim ödemesi bulunduğundan red sebebinin işverenin feshin haklı sebebe dayandığı yolundaki bildirimine dayandığı anlaşılmaktadır. 
    Belirtilen iddia ve savunma ile dosya içeriğinden anlaşılan duruma ve mahkeme kararının gerekçesine göre dava davacı işçinin işsizlik ödeneğinden yararlandırma talebinin reddine yönelik davalı kurum işleminin iptaline ilişkin olup; uyuşmazlık iş sözleşmesinin sona ermesinin işsizlik ödeneğini gerektirip gerektirmediği başka bir deyişle davacının işsizlik ödeneğinden yararlanması için gerekli  koşulların bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 4447 sayılı işsizlik sigortası kanunun işsizlik sigortasından yararlanma koşullarını düzenleyen 51.nci maddesine göre iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle feshedilmemiş olması ve işçi tarafından ise haklı sebeple feshedilmiş olması gerekmektedir. Aynı yasanın 48.nci maddesinde iş sözleşmesinin sona erdirilmesi durumunda işverence kuruma fesih türünün de yazılı olduğu işten ayrılma bildirgesinin verileceği öngörülmüştür. Fesih türü bakımından işsizlik ödeneğine hak kazanma koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespitinde işverence kuruma verilen işten ayrılma bildirgesinde yazılı bilgilerin esas alınacağı kuşkusuzdur. Somut olayda, davalı kurum davacı hakkında işverence verilen işten ayrılma bildirgesinde belirtilmiş olan fesih türüne göre davacının işsizlik ödeneğine hak kazanmadığı sonucuna varılmış ancak mahkeme kararı getirildiğinde durumunun yeniden değerlendireceği  bildirilmiştir. Kurum işlemine esas alınan işten ayrılma bildirgesinde feshin işçinin devamsızlığı sebebiyle yapıldığı belirtilmiş olmasına ve davacı işçinin ise sözleşmeyi kendisinin haklı olarak feshettiğini iddia ettiğine göre dava konusu işleme esas alınan fesih türü bakımından uyuşmazlığın davacı işçi ile işveren arasında olduğu açıktır. O halde öncelikle işveren ve davacı arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi gerekir. Davacı dava dilekçesinde işverene karşı her türlü haklarının ödenmesi için dava  açtığını bildirdiğinden söz konusu uyuşmazlığın açıldığı bildirilen davada giderileceği dikkate alındığında işverene karşı açılmış davanın bu dava üzerinde etkili olacağı gözetilerek bekletici mesele yapılması gerekir. Mahkemece bu yön üzerinde durulmadan sonuca gidilmiş olması hatalıdır. Yapılacak iş; işverene karşı açıldığı bildirilen dava derdest ise sonucunu beklemek, derdest değil ise işvereni de davalı olarak davalı kapsamına almak, iş sözleşmesinin hangi tarafça fesih edildiği ve feshin haklı sebebe dayanıp dayanmadığı yönünde tarafların göstereceği deliller toplanarak tespit etmek, feshin davacı tarafından haklı sebeple yapıldığının tespit edilmesi durumunda, davalı kurumun davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması kaydıyla davacının işsizlik ödeneğine hak kazandığının tespitine karar vermekten ibarettir.
    Mahkemece belirtilen tüm bu hususlar gözetilmeden davacının iddiası benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 27/12/2011 gününde oybirliğinde karar verilmiştir. 

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi