Danıştay 8. Daire 2020/4939 Esas 2022/2012 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/4939
Karar No : 2022/2012


Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : … Rektörlüğü
Vekili : Av. …
Karşı Taraf (Davacı) : ….
İstemin Özeti : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının hukuka aykırı olduğu öne sürülerek, 2577 sayılı Kanunun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Danıştay Tetkik Hakimi : …
Düşüncesi : İstemin reddi ile Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Sekizinci Dairesince işin gereği görüşüldü:
Dava, … Üniversitesi, … Okulu'nda ... unvanı ile yardımcı doçentlik kadrosunda öğretim görevlisi olarak görev yapan davacının tüm parasal haklarının "…" unvanı üzerinden hesaplanarak ödenmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile maaşının ve tüm mali haklarının "doçent" unvanı üzerinden hesaplanarak idareye başvuru tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İdare Mahkemesince davalı idare tarafından dosyaya sunulan bilgi ve belgelere göre 4. dereceli kadroda görev yaptığı görülen davacının, her ne kadar, … tarihi itibariyle doçentlik unvanını aldığı görülmekte ise de, doçentlik unvanı için öngörülen ek gösterge rakamından ve geliştirme ödeneğinden yararlanmak için doçentlik unvanının yanında gerekli olan en az 3. derecede görev yapma şartını taşımadığı, üniversite ödeneği ile makam tazminatından yararlanmak için ise gerekli olan doçentlik kadrosuna atanmış olma şartını taşımadığı anlaşıldığından, doçentlik unvanından kaynaklanan mali haklardan yararlandırılma istemiyle yaptığı başvurusunun reddine ilişkin işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; Dairemizin 05/04/2019 tarih ve E:2019/3900, K:2019/2645 sayılı kararıyla, anılan kararın "davanın ek gösterge rakamı, geliştirme ödeneği, üniversite ödeneği ve makam tazminatı bakımından" onanmasına, "davanın ek ders ücreti ve döner sermaye katkı payı bakımından" bu kalemler için kişinin doçent unvanı almış olması yeterli olup, emekliliğe esas derecesinin en az 3. derecede bulunulması ya da doçentlik kadrosuna atanması gerekmediği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
İdare Mahkemesince, Dairemizin bozma kararına uyularak, davalı idarece, davacının emekliliğe esas derecesi (kazanılmış hak aylığı derecesi) ve buna bağlı olarak mevzuat hükümleri ve açıklamalar da göz önünde bulundurularak, yalnız doçent kadrosuna atanmış olmaya bağlı ödentiler ile emekliliğe esas derecenin en az 3. derece kadroda bulunmaya bağlı ödentilerin ve doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödentilerin ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle ödeme yapılması gerekliliği çerçevesinde davacı başvurusunun reddine ilişkin … gün ve … sayılı dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin özlük haklarına ilişkin kısmının iptali ile idareye başvuru tarihi olan … tarihinden geriye doğru … güne ilişkin ve … tarihinden itibaren ödenmesi gereken, yalnız doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödentilerin ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle idareye başvuru tarihi olan 05/01/2012 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiş olup, davalı idarece başvurunun yalnız doçent unvanını almanın yeterli olduğu ödentilere ilişkin olduğu öne sürülerek kararın bozulması istenmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının b bendinde "temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı" hükme bağlanmıştır.
Maddenin gerekçesinde ise, madde ile temyiz incelemesinde sadece maddi hatalarda değil, aynı zamanda yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen eksiklik ya da yanlışlıklarda da düzelterek onama kararı verilmesinin amaçlandığı, uygulamada, vekâlet ücretine, yargılama giderlerine ya da faize hükmedilmesinin unutulması ya da bunların yanlış hesaplanması gibi, kararın asli olmayan unsurlarında görülen bir kısım eksiklik ya da yanlışlıklar nedeniyle bozma kararları verildiği, bunun mahkeme tarafından tekrar karara bağlandığı ve yine bu kararlara karşı yeniden kanun yollarına başvurulabilmesi nedeniyle hem zaman hem de emek kaybına neden olunduğunun görüldüğü, bu suretle esasa etkili olmayan konularda Danıştay'ın kesin karar vermesi sağlanarak uyuşmazlığın hızla sonuçlandırılmasının amaçlandığı hususlarına yer verilmiştir.
Olayda; davacı başvurusunun tüm parasal haklarının "Doçent Doktor" unvanı üzerinden hesaplanarak ödenmesi istemine ilişkin olduğu, Dairemizin bozma kararı sonrası "davacının mali haklarından olan ek gösterge rakamı, geliştirme ödeneği, üniversite ödeneği ve makam tazminatı" kalemlerine ilişkin davanın reddi kararının kesinleştiği, davaya konu "ek ders ücreti ve döner sermaye katkı payı" işlemine ilişkin Mahkemece yeniden bir karar verilmesi gerekmekteyken karar gerekçesinde ve hüküm fıkrasında "işlemin özlük haklarına ilişkin kısmının iptaline, yalnız doçent unvanı almanın yeterli olduğu ödentilerin ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle ödenmesine" karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda, Mahkeme kararının gerekçesinde ve hüküm fıkrasında yer alan "işlemin özlük haklarına ilişkin kısmının iptali" ibaresinin düzeltilmesi gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; temyiz isteminin reddi ile kararın, özlük haklarının ödenmesine ilişkin kısmı yönünden düzeltilerek onanmasına ve temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (onbeş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 24/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.