17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/7201 Karar No: 2019/3269 Karar Tarihi: 20.03.2019
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/7201 Esas 2019/3269 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/7201 E. , 2019/3269 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 20.03.2019 Çarşamba günü davacılar ve davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 05/06/2013 tarihinde davalıların sürücüsü ve maliki oldukları araçların sebebiyet verdiği trafik kazası sonucu davacı ..."ın yaralandığını ve sağ bacağının diz üstünden kesildiğini belirtilerek davacı ... ... için 150.000,00 TL ve ... ... çocukları olan diğer her bir davacı için 25.000,00"er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep etmiştir. Davalı şirket vekili; kazanın oluşumunda davacı ..."ın kusurlu olduğunu ve talep edilen manevi tazminat miktarlarının çok fazla olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... duruşmada, olayda kusurunun olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 30.000,00 TL ve diğer davacılar için 10.000,00"er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 818 sayılı BK"nın 47. maddesindeki(6098 sayılı B.K.’nın 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Belirtilen hususlar dikkate alındığında, olayın meydana geliş şekli, tarafların kusur durumu dikkate alındığında yaralanan davacı ..."nın çocukları olan diğer davacılar için takdir olunan manevi tazminatın fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 20/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.