Davacı kurum vekili; davalı şirket hakkında 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunun 48. maddesi gereğince 15 günlük yasal süre içerisinde verilmesi gereken İşten Ayrılma Bildirgesini süresi içerisinde kuruma vermediğini ve ....İl Müdürlüğünce aynı kanununun 54. maddesi gereğince 2.340,00 TL idari para cezası tahakkuk ettirildiğini davalı şirketin idari para cezasını yasal süresi içerisinde ödemediğini ve bunun üzerine borcun tahsili için borçlu şirket aleyhine Serik İcra Müdürlüğünün 2009/4536 esas dosyasıyla devam ettiği ve borçlu şirketin icra takibine itiraz ettiğini itiraz üzerine takibin durduğunu, bu nedenle borçlu - davalının itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece; dava konusu uyuşmazlığın sigortalı ile işçi sigortası kurumu arasında olmadığından genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Karar davacı kurum vekili tarafından temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık İş Mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. İş mahkemelerinin görev alanını hakim, tarafların iddia ve savunmalarına göre değil, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 1. maddesini esas alarak belirleyecektir. İş Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde iş davalarına bakmak üzere bir asliye hukuk mahkemesi görevlendirilir. İş davalarına bakmakla görevli asliye hukuk mahkemesine açılan dava "iş mahkemesi sıfatıyla" açılmamış ise, mahkeme görevsizlik kararı veremez. Bu durumda, asliye hukuk mahkemesi ara kararı ile "iş mahkemesi sıfatıyla " baktığını belirterek davaya bakmaya devam eder. 5521 sayılı Kanun"un 1. maddesi uyarınca İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 108. maddesinde “bu Kanunda öngörülen idari nitelikteki para cezaları gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürünce verilir. Bu Kanunda yazılı olan idari para cezaları o yerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürü tarafından verilir. Verilen idari para cezalarına dair kararlar ilgililere 11.02.1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebliğ edilir. Bu cezalara karşı tebliğ tarihinden itibaren en geç yedi gün içinde yetkili idare mahkemesine itiraz edilebilir. İtiraz, idarece verilen cezanın yerine getirilmesini durdurmaz. İtiraz üzerine verilen karar kesindir. İtiraz, zaruret görülmeyen hallerde evrak üzerinde inceleme yapılarak en kısa sürede sonuçlandırılır. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları, 21.07.1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil olunur” hükmü ile idari para cezalarının uygulanmasına ilişkin hususlar belirlenmiştir. Somut olayda davacı davalı işveren hakkında 4857 sayılı Kanun’un 108. maddesindeki gereğince Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Türkiye İş Kurumu ... İl Müdürlüğü tarafından davalı işveren hakkında verilen idari para cezasının tahsili için yapılan takibe itirazın iptali isteğine ilişkin olup davacı kurum tarafından tahakkuk ettirilen idari para cezasına karşı yapılan itirazın reddedilerek kesinleştiği anlaşılmakla dava konusu alacağın niteliği itibari ile iş mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmaktadır. Davanın esası hakkında bir karar vermek gerekirken, mahkemece yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 27.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.